Sosyal medyada CHP Erzincan Milletvekili Mustafa Sarıgül'e ait olduğu iddia edilen bir video servis edildi. X üzerinde dolaşıma sokulan cinsel ilişki videosu kısa sürede infial yarattı. Hürriyet Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan da köşe yazısında, "Siyasetçilerin yatak odalarına kamera yerleştirme olayı, FETÖ’nün kalleş ve karanlık miraslarından biri. FETÖ’nün yatak odalarına dayadığı kameralarla siyasete ayar verme çabasını unutmadık, unutmuyoruz. FETÖ yapınca duyarlı olacağız da başkaları yapınca duyarsız mı kalacağız?" yorumunu yaptı. Hakan'ın “İçeriğini tartışmayı reddediyorum” başlıklı yazısı şöyle;
CHP Milletvekili Mustafa Sarıgül’e ait olduğu iddia edilen bir video sürüldü dün piyasaya.
Yani siyaset dünyası, yepyeni bir seks kasetiyle çalkalandı.
Videodaki kişi, gerçekten de Mustafa Sarıgül müdür? Videodaki diğer kişi, gerçekten de koruması mıdır?
Bilmiyorum.
Umurumda mı?
Tabii ki değil.
İşin bu kısmıyla pek ilgilenmiyorum.
Mustafa Sarıgül, çok net biçimde videonun “montaj” olduğunu vurguluyor. Kriminal incelemeye başvuracaklarını söylüyor. Çıkan sonucu açıklayacaklarını belirtiyor.
Ancak Sarıgül’ün açıklamasında şu vurgular da var:
“Tehdit edildim. Şantaja maruz kaldım.”
Tehdit ve şantaj vurgularından anlıyoruz ki...
Birileri Sarıgül’le temasa geçmiş. Videoyla Sarıgül’e şantaj yapmış. Talepleri karşılanmazsa videonun piyasaya sürüleceğini söylemişler.
Sarıgül, taleplerini karşılamaya yanaşmamış olacak ki...
Video dün piyasaya sürüldü.
Siyasetçilerin yatak odalarına kamera yerleştirme olayı, FETÖ’nün kalleş ve karanlık miraslarından biri.
FETÖ’nün yatak odalarına dayadığı kameralarla siyasete ayar verme çabasını unutmadık, unutmuyoruz.
FETÖ yapınca duyarlı olacağız da başkaları yapınca duyarsız mı kalacağız?
Tabii ki hayır.
FETÖ’nün yöntemini kim uyguluyorsa uygulasın...
Hepimiz itiraz etmeliyiz.
Sarıgül olayına ilkesel yaklaşımım şudur:
- Siyasetçilerin yatak odalarına kameralar kurulmasın diye...
- Siyaset kasetlerle dizayn edilmesin diye...
- FETÖ tarzı kalleşliklere hiç kimse başvurmasın diye...
- Kasetler aracılığıyla her türlü şantaj son bulsun diye...
Videoyu ve içeriğini tartışmayı reddediyorum.
DENİZ BAYKAL OLAYINDA HANGİ TAVRI ALDIM
FETÖ, yatak odasına kamera dayamıştı Deniz Baykal’ın.
Amaç muhalefeti dizayn etmekti.
Hatırlıyorum da o dönem ne kadar da bocalamıştım!
Çünkü...
Bir yanda yapılan apaçık bir kalleşlik vardı.
Bir yanda da ağır yara almış bir ana muhalefet lideri vardı.
Aslında yapılması gereken tek şey:
“Bu videoyu yok sayıyoruz” diyerek FETÖ’nün hevesini kursağında bırakmaktı.
Fakat videonun ortaya saçılmasıyla birlikte muhalefet lideri olarak Deniz Baykal’ın durumu fena halde istismara açık duruma geliyordu.
Buna karşı ne yapılacaktı?
İçime sinmese de...
“Kalleşlere lanet olsun ama Baykal da bu kasete rağmen CHP’ye liderlik yapamaz” demek zorunda kalmıştım.
Bu tür kalleşlikler, bu tür alçaklıklar...
Maalesef işte böyle içe sinmeyen yaklaşımlara kapı aralıyor.
Nitekim Baykal da olayı böyle okudu.
“Bu kasete rağmen bu koltukta oturmam imkânsızlaştı” sonucuna vardı.
Ve istifa etti.
Seks kaseti olayının en fena tarafı bu.
Ve bu kaset fareleri de bunun böyle olduğunun farkında.
VİDEO GERÇEK ÇIKARSA
Videonun içeriğini tartışmayı reddediyorum dedim.
Ama öyle görülüyor ki...
İçerik tartışması yapılacak.
Bunun önüne geçmek mümkün olmayacak.
İşte bu nedenle bir adım daha atmak gerekiyor.
O adımı atıyorum.
Ve yaklaşımımı şöyle ortaya koyuyorum:
Video gerçek değilse...
Sarıgül’e karşı yapılan tam bir alçaklıktır.
Video gerçekse...
Sarıgül, millete karşı sorumluluk duygusuyla kendi kararını vermelidir.
SORUMLUSU BULUNMALI
Şimdi yetkililerin yapması gereken tek şey şudur:
Sarıgül’e ait olduğu iddia edilen videoyu, sosyal medyaya düşüren karanlık eli ya da elleri ortaya çıkarmak.
Gerekirse uluslararası siber suçlarla mücadele birimlerinden de yardım alınarak yapılmalı bu.
Sahte video ya da gerçek video...
Hiç fark etmez.
Her kim bu video ile hangi amacı gerçekleştirmeye çalışmışsa...
O kişi ya da kişilerin adalet önünde hesap vermesi sağlanmalı.