Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin genel merkezinde düzenlenen 'Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Paris 2024 Olimpiyat Oyunları'nın açılışında sahnelenen ahlaksızlık, karşı karşıya olduğumuz tehdidin boyutlarını bir kez daha gözler önüne serdi. Paris'te yapılmak istenen eşrefi mahlukat olan insanı hayvanlardan dahi aşağıya çekme projesidir. İlk fırsatta Sayın Papa'yı arayacağım. Hristiyan alemine, tüm Hristiyanlara karşı yapılan ahlaksızlığı paylaşacağım" ifadelerini kullandı. Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Milletvekili Namık Tan'ın "Mavi Vatan" ile ilgili sözlerine tepki göstererek "Bunun adı sorumsuzluktur, şuursuzluktur, gaflettir" dedi.
İşte Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları:
Değerli il başkanlarımız, değerli dava ve yol arkadaşlarım sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum.
Biz ne kadar sancılı olursa olsun, her meseleyi kendi arasında konuşan, kendi içinde özgürce tartışan, müzakere eden bir hareketiz. 31 Mart seçimleri sonrasında da aynısını yapıyoruz. Milletin sandıkta verdiği mesajlara kulaklarımızı tıkamıyor, sandıkta tecelli eden iradenin rehberliğinde, iç bünyemizde gerekli adımları atıyoruz. Kolaya ve kolaycılığa kaçmadan, toptancı bir anlayışa tevessül etmeden, bakılmadık hiçbir noktada bırakmadan bu süreci titizlikle yürütüyoruz.
"FİTNE KAZANINA ODUN TAŞIYANLARIN OYUNUNA GELMEYİZ"
Her şeyin farkındayız. Selden kütük kapma telaşında olanları da çok iyi görüyoruz. Allah'ın izniyle bunlara aradıkları fırsatı vermedik, vermeyeceğiz. Ne fitne kazanına odun taşıyanların oyununa geleceğiz, ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz.
Kardeşlik hukukumuza ve dava arkadaşlığımıza uygun şekilde, partimiz bünyesinde farklı seviyelerde bayrak değişimini gerçekleştiriyoruz. Yorulan, yıpranan veya çeşitli nedenlerle görevden affını talep eden bazı arkadaşlarımızın yerine geçen ay yenilerini görevlendirdik.
Kendimizi yenileyerek, bu yolda yürüyoruz. Biz her işte hayır olduğunu inanan bir kadroyuz. İlk etapta bize şer gibi gözüken hadiselerin hayır olduğunu gördük.
Siyasetin dalgalı denizinde gel-gitler olabilir. Bunların tamamı geçicidir. Aslolan milletin gönül tahtından aşağıya düşmemektir.
AK Parti olarak yapmamız gereken bellidir, daha fazla gönül kazanacağız. Vatandaşımızın her zaman yanında olacağız. Sizin en hayırlınız insanlara faydalı olanınızdır. Bizim düsturumuz budur.
"MUHALEFET FİLDİŞİ KULEYE HAPSOLDU"
Muhalefetin milletin meselelerine nasıl baktığını topluma dair her konuda görüyoruz. Muhalefet fildişi kulelere hapsoldu. Milli meselelerin tamamında savrulmalar yaşadılar.
Filistin direnişine terör yaftası kurmakta gösterdikleri mahareti İsrail'in vahşi katliamlarına tepki vermekte gösteremediler. Şimdi benzer bir basiretsizliği Mavi Vatan konusunda görüyoruz. Türkiye'nin çıkarlarını savunmak yerine bakıyorsunuz masal diyerek, ülkemizi yayılmacılıkla itham ederek, birilerine göz kırpıyorlar. Milletin verdiği yetkiyi ülkenin menfaatlerini savunmak için değil, Türkiye'nin karşıtlarına selam çakmak için kullanıyorlar. Bunun adı sorumsuzluktur, şuursuzluktur, gaflettir. Türkiye aleyhine bu tezleri Meclis kürsüsünden dillendirmek, ne zamandan beri CHP'nin görevi oldu? CHP, milletle ve milletin menfaatleriyle aynı yerde durma erdemini bir kez olsun sergileyemeyecek mi? Mavi Vatanımıza sahip çıkma noktasında en küçük geri adım atmayacağız. Bunu böyle bilsinler. Türkiye'nin ve Kıbrıs Türklerinin haklarını sonuna kadar aramaya devam edeceğiz.
"İSRAİL, HİTLER'İ GÖLGEDE BIRAKTI"
Gazze'de yaklaşık 300 gündür vahşi bir soykırım yaşanıyor. İsrail, 40 bin Filistinli kardeşimizi tepelerine bomba yağdırarak vahşice şehit etti. Hitler'i gölgede bırakacak barbarlığa imza attılar. Gazzeli 40 bin masum ölmemiş gibi eli kanlı katiller Temsilciler Meclisi'nde ağırlanıyor, alkışlanıyor. Ben de insanım ben de Müslümanım diyen birinin böyle bir tabloya rıza göstermesi mümkün mü? BMGK, bugün sorumluluk almayacaksa ne zaman alacak? Kardeşlerim, bu gidiş gidiş değildir. Perşembenin gelişi Çarşambadan belli olur. Pis ellerini başka yerlere uzatmayacağının garantisini kim verebilir?
Hukuk tanımaz İsrail devleti tüm insanlık için tün dünya için tehdittir. Hitler geç de olsa durdurulmuştu. Daha geç olmadan bu soykırım durdurulmalıdır. Netanyahu yönetiminin yularını elinde tutanların bu katliam şebekesine dur demesi gerekiyor. Gazze'deki ateşi tüm bölgeye yaymadaki niyeti de biliyoruz. Ne söylüyorsak bölgedeki kanın durması için söylüyoruz. Biz İstiklal Marşı'nın Korkma diye başlayan bir milletiz. Klavye soytarılarının hadsiz mesajları bizi korkutmaz, bizi ürkütmez, bizi sindirmez, inandığımız yolda yürümekten bizi asla vazgeçirmez. İstedikleri kadar çirkinleşsinler, Tayyip Erdoğan'ın hakkı ve hakikati haykırmasına engel olamazlar. Eli kanlı canilerin provokasyonlarına da gelmeyiz. Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Biz bu günlere çarpışa çarpışa geldik. Bize gazete manşetlerinden süre verenler oldu ama yanıldılar. Bizi darbeyle devirmek isteyenler oldu. Hepsini bozguna uğrattık. Üstümüze yollanan ne kadar piyon varsa ya meydana ya dağa gömdük. Korkuyu yanımıza hiç yaklaştırmadık. Bugün de aynı yerdeyiz dimdik ayaktayız. İsrailli yetkililerin küstah açıklamaları karşısında milletimizin sergilediği dik duruşu kıymetli bulduğu belirtmek istiyorum.
Türkiye olarak bundan 500 yıl önce Yahudilere kucak açtıysak bugün de mazlum ve mağdurların yanındayız. Bizim için zalimin de mazlumun da kimliğinin bir önemi yoktur.
"PARİS'TE REZİL SAHNELER YAŞANDI"
Paris 2024 Olimpiyatları'nın açılışında rezil sahne yaşandı. Olimpiyatlara Macron beni davet etti. 13 yaşındaki torunum bana gitme dedi. İnsanları birleştirmesi gereken etkinlik insanı insan yapan değerlere düşmanlıkla açıldı. Paris'te yapılmak istenen insanlığı, hayvanlardan dahi aşağı çekme projesidir. İlk fırsatta Sayın Papa'yı arayacağım. Hristiyan alemine, tüm Hristiyanlara karşı yapılan ahlaksızlığı paylaşacağım. LGBT lobisi Batı'yı esir aldı. Ses çıkaramıyorlar, biz çıkarıyoruz. CHP çıkarmasa ne yazar, DEM çıkarmasa ne yazar. Sapkın akımlarla mücadelemizi sürdüreceğiz. LGBT sapkınlığını 'özgürlük' olarak lanse edenlerin başörtülü sporculara tahammül edememesi, bunların kafalarındaki özgürlük tarifini de ortaya koymaktadır. Cinsiyetsizleştirme projelerinin ülkemizde hamiliğini bölücü örgütün siyasi uzantılarının ve CHP'li belediyelerin üstlenmesi gerçekten ibret vericidir.
SAHİPSİZ HAYVANLAR KANUNU
Sahipsiz hayvanlar kanunu kabul eden vekillerimizi tebrik ediyorum. Milletin meclisi bir kez daha milletin sözünü dinlemiş, son derece kritik bir sınavı alnının akıyla vermiştir. Milletimizin acil sorum beklediği başıboş köpek sorununu inşallah kısa sürede hal yoluna koyacağız.