İstanbul’da sosyal medya fenomeni Elif Kırav’ı bıçakla öldürdüğü için tutuklanan oyuncu Sevil Akdağ, ifadesinde, bıçaklayıp bıçaklamadığını hatırlamadığını, kendisini savunduğunu söyledi. Kırav’ın erkek kardeşi Furkan Kırav ise, televizyon programında, “Ablamı 30 değil, 53 bıçak darbesiyle katletti” ifadelerini kullandı.
Hürriyet’in haberine göre, 19 Nisan sabaha karşı Kırav’ın Fatih’teki evine gelen Sevil Akdağ, Kırav tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Olayın ardından yakalanarak gözaltına alınan Akdağ tutuklandı. Akdağ, hakimlik ifadesinde, “Nasıl bir tartışma oldu hatırlamıyorum. Bir anda bıçak çıkardı. Elinden almaya çalıştım. Bıçaklayıp bıçaklamadığımı hatırlamıyorum. Sadece kendimi savundum” dedi.
'53 bıçak darbesiyle katletti'
Kanal D'nin “Neler Oluyor Hayatta” programına katılan Kırav’ın erkek kardeşi Furkan Kırav ise, “Ablamı 30 değil, 53 bıçak darbesiyle katlediyor. Eve zaten bıçakla gelmiş. Demek ki planlamış. Kendi bileklerini de ‘psikolojim bozuk’ süsü vermek için kesmiş” iddiasında bulundu.
“EVE ZATEN BIÇAKLA GELMİŞ”
“Zanlı için de mağdur için de asla böyle konular söz konusu değil. Kesinlikle böyle bir şey yoktu. Benim ablam arkadaşlarına çok değer verirdi. Ben onun her şeyini biliyordum. Sosyal medyada belki farklı bir görüntü verebilir ama ablam çok merhametli, çok net biriydi. O kişinin psikolojik sorunları vardı ama benim ablamı kesebilecek boyutta olabileceğini hiç düşünemedik. Kocaman bir canilik var ortada. Ve olay medyada anlatıldığı gibi değil. Ablamın hakkını sonuna kadar savunacağım. Gece dışarı çıkıp yemek yiyorlar. Sonra ayrılıyorlar. Ablam başka arkadaşlarının yanına geçiyor. Daha sonra kendi evine, tek başına gidiyor. Kız sonra tekrar arayıp ablama gitmek istiyor ama ablam istemiyor. Eve geliyor ve ablamı 30 değil, 53 bıçak darbesiyle katlediyor. Ben zaten kızı tanıyorum. Ablamın normal arkadaşıydı. Benim doğum günüme de gelmişti, normal bir kadın gibi duruyordu. Evde neler yaşandığını bilmiyorum. Eve zaten bıçakla gelmiş. Demek ki planlamış. Hiç sarhoş olduğunu da düşünmüyorum. Kendi bileklerini de ‘psikolojim bozuk’ süsü vermek için kesmiş. Bu, alkolle yapılacak bir şey değil. Ablama karşı duygusal bir şey hissettiğini asla düşünmüyorum. Belki de bir husumet vardı, biz bilmiyorduk. Elimizde bir kanıt yok.”
O GECE NELER YAŞANDI?
Kızını evde kanlar içinde bulan anne Şükran Kırav, o anları şöyle anlattı:
“Benim diğer kızım ameliyat oldu. Onun yanında kalıyordum. Elif aradı beni, ‘Anne ne zaman geleceksin?’ dedi. ‘Yarın sabah geleceğim’ dedim. ‘Anne, yeğenlerimi de getir, çok özledim’ dedi. Ben de ‘Tamam’ dedim. Anahtarımı ablasında unutmuştum. Elif’i çok aradım, açmadı. Aşağı komşumu aradım. ‘Birsen Abla, ne olur yukarı çıkar mısın?’ dedim. İçime bir sıkıntı düştü. Çıktı komşum yukarı. ‘Şükran, Elif kanlar içinde yatıyor, hemen gel!’ dedi. Çok yakındaydım. Ben 6 katı nasıl çıktığımı bilmiyorum. Zaten kapı açıktı. Bir ay evvel hırsız girdiği için kapı kilitlenmeden kapanmıyordu. Kuşun kafesini dışarı koymuş. Kızımın telefonunu dışarı koymuş, kimse ulaşmasın diye. Acayip planlamış her şeyi. Girdiğimde her yer kanlar içindeydi. Yatak odasında, duvarlara bile tırmanmış. Her yeri tırnaklarıyla kazımış. Epey mücadele etmiş yavrum. ‘Kızım kalk!’ dedim, cevap vermedi. Çığlıklar attım. Az kalsın camdan kendimi atıyormuşum. Tezgâhlara vurmuşum, kendimi kaybettim. Gördüğüm görüntüyü ömrümce unutamam. Kızıma çok azap çektirmiş. Canice, vahşice öldürmüş. Ev hâlâ mühürlü.”
