Aydınlık Gazetesi, Vatan Partisi Başkan Yardımcısı Serdar Üsküplü'nün ortaya çıkardığı ABD'nin Türkiye'deki medyayı nasıl kontrol ettiğine dair belgeleri manşetine taşıdı. Üsküplü, ABD'nin seçimlere medyayla müdahale ettiğini ve milyonlarca liralık fonların hangi kuruluşlara aktarıldığını açıkladı.
Aydınlık Gazetesi, Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serdar Üsküplü, partisinin İstanbul İl Merkezi'nde gerçekleştirdiği basın toplantısında, ABD'nin Türkiye'deki basın kuruluşlarını nasıl kontrol ettiğini detaylarıyla ortaya koyduğunu manşetine taşıdı. Üsküplü, Amerika Birleşik Devletleri Senatosu Dış İlişkiler Komitesi'nin 28 Mart 2023 tarihli oturumunda, Ulusal Demokrasi Vakfı (NED) Başkanı Damon Wilson’ın Türkiye'deki seçimlere medya aracılığıyla nasıl müdahale ettiklerini itiraf ettiğini vurguladı.
Wilson, Türkiye’de fon sağladıkları 15 kuruluşun yedisinin 14 Mayıs 2023 seçimlerine odaklandığını ve bu süreçte tanınmış gazetecilere köşe yazıları yazdırıldığını belirtti. Üsküplü, ABD'nin medya üzerinde oluşturduğu bu etkinin, yıllardır süren fonlama faaliyetleriyle yaratıldığını ve bu fonların arkasında İsveç gibi diğer emperyalist devletlerin de bulunduğunu ifade etti.
Toplantıda, Bianet ve Medyascope gibi medya kuruluşlarının yüz milyonlarca lira fon aldığını ve bu fonlar karşılığında ABD ve AB'ye raporlar sunduklarını dile getiren Üsküplü, bu kuruluşların Türkiye'nin milli değerlerine yönelik büyük bir tehdit oluşturduğunu söyledi. Ayrıca, bu medya organlarının çeşitli uluslararası ödüller ve eğitim programlarıyla da yönlendirildiğine dikkat çekildi.
Üsküplü, son yıllarda fonların izlenmesi zor olan Bitcoin gibi ödeme yöntemleriyle gönderilmeye başlandığını ve bu yolla medya kuruluşlarının daha da gizli bir şekilde kontrol edildiğini belirtti. Toplantıda, ABD ve müttefikleri tarafından finanse edilen çok sayıda medya kuruluşu, sosyal medya platformu ve yeni medya organının varlığına işaret edildi.
Vatan Partisi, bu duruma karşı yabancı fonların basın üzerindeki etkisini engellemek için Yabancı Etki Ajanlığı Yasası'nın çıkarılmasını talep etti. Üsküplü, bu yasayla birlikte, yabancı devletlerin Türkiye'deki basın kuruluşlarına müdahale etmesinin önüne geçilmesi gerektiğini savundu.
