Dilan Çıtak Tatlıses'in havaalanında yaşadığı tartışma karakolda bitti. İstanbul Havaalanı karakolunda ifade veren Tatlıses, "Dört erkek savunmasız bir kadının üzerine yürüdü. Bana 'uyuşturucu kullanıyorsun' dediler. Elime geçen her şeyi üzerlerine fırlattım. Havaalanı karakolunda şikayetçi oldum" dedi.
İbrahim Tatlıses'in şarkıcı kızı Dilan Çıtak Tatlıses, dün Bodrum'a gitmek için İstanbul Havalimanı'ndaydı. Uçağa dakikalar kala telefonla iş görüşmesi yapan Tatlıses, bir yolcu tarafından yüksek sesle konuştuğu gerekçesiyle uyarıldı.
İkili arasındaki tartışmaya diğer yolcuların da katılmasıyla olay büyüdü. Kendisini ve yardımcısını korumak için eline geçirdiği her şeyi karşısındaki kişilere fırlatan Dilan Çıtak Tatlıses, havalimanı karakoluna giderek şikayetçi oldu.
Hürriyet'ten Sayit Durmaz'ın haberine göre Dilan Çıtak Tatlıses ifadesinde şunları söyledi:
"İstanbul’dan Bodrum’a gitmek üzere yardımcım Ezgi ile beraber 17:00 sularında İstanbul Havaalanı'na geldik ve CIP salona geçtik. Uçağımızı beklerken karşılaştığımız arkadaşlarımla sohbet ettik, fotoğraf çektirmek isteyen kişilerle fotoğraf çektirdim. Sonrasında uçuşuma yaklaşık 1 saat kala işle ilgili telefon geldi ve işyerindeki bazı evraklarla ilgili telefonda konuşmaya başladım. Ben telefonla konuşurken, yan koltuğa gelip oturan bir kişi eliyle omzumu dürtüp 'sessiz ol biraz' şeklinde kaba bir uslûpla hitapta bulundu. Ben de 'Biraz sessiz olur musunuz hanımefendi?' derseniz; tabii ki olurum' dedim. Gerçekten kaba ve rahatsız edici bir uslûpla omzumu dürtmüştü.
Aynı kişi benim bu cümleme karşılık 'Kapa çeneni, çok konuşma' dedi. Ben ve yardımcım şok olduk ve ben 'bu ne biçim uslûp' diyerek güvenliği çağırdım. Güvenliğe kişinin bu konuşma şeklinden rahatsız olduğumu , terbiyesiz bir tavırla konuşarak üzerimize yürüdüğünü belirterek yanımızdan uzaklaştırmalarını rica edecektim. Çünkü kişi o sırada ayağa kalkıp benim ve yardımcımın üzerine yürümeye başlamıştı.
Bunlar yaşanırken, doktor olduğunu öğrendiğim başka bir kişi de hakaretler içeren (sen kesin bir madde kullanıyorsun vb) cümleler kurarak bağırmaya başladı ve ‘telefon sesinizi buradan duyuyoruz kapayın biraz biz de kafamızı dinleyelim. Sen terbiyesizsin böyle telefonla mı konuşulur!' diyerek üzerimize yürümeye başladı.
Sonrasında hiç alakası olmayan başka bir kişi daha üzerimize yürüyüp ‘düzgün konuşacaksın adam seni uyarmış ne var bunda' dedi ve ‘şimdi buraya bütün teşkilatı yığar sizi buradan aldırırım’ şeklinde tehditler savurdu.
Tüm bunlar olurken, yanımda çalışan yardımcımı ve kendimi savunmak adına üzerimize yürüyen bu şahıslara elime geçen her şeyi fırlatmaya başladım. Çünkü güvenlik gelmemişti ve hakaret ederek, bağırarak üzerimize yürüyen 3 tane adam vardı. Doktor olan kişi telefonunu çıkartıp, görüntü almaya başladı.
En sonunda güvenlik geldi ve ben polis çağrılmasını istedim. Evet bu olaylar yaşanırken, elimdeki şeyleri üzerimize yürüyen 3 kişiye fırlatmak zorunda kaldım, çünkü güvenlik ya da polis gelene kadar kimse araya girip adamları bizim üzerimizden çekmedi. Tam aksine yine birbirini hiç tanımayan bir kişi daha onlara katıldı 'terbiyesizsiniz, rezilsiniz ahlaksızlar’ diyerek bize bağırıp durdu.
Nihayetinle polis eşliğinde karakola gittik. Hem ben hem de yardımcım bu 4 kişiden şikayetçi olduk. Yaşanan tüm olaylara CIP çalışanları şahit oldu zaten."
İfade vermek üzereyken doktor olan kişinin kendisine şikayetinden vazgeçmesini söylediğini, ret yanıtı alınca yine hakaret etmeye başladığını söyleyen Dilan Çıtak Tatlıses, "Hala şoktayım, hiçbir sebep yokken bu kadar hakaret ve bağrış çağrışla 4 erkeğin 2 kadının üzerine yürümüş olması... Benim anlamsız bir şekilde böyle bir olayın içinde olmam... Aklım almıyor" dedi.
