İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun olası cumhurbaşkanlığı adaylığıyla ilgili “Adayken ceza alırsa adaylığı düşmez, isterse yarışabilir ama seçilmesi durumunda mazbatası verilmez” diyen ve bu sözleri 'tarafsızlık' tartışmasına yol açan Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Muharrem Akkaya'dan yeni bir açıklama geldi.
Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Muharrem Akkaya, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verilmesi ile ilgili "Cezası kesinleşirse seçime girer ama kazansa bile mazbatası verilmez" sözleri YSK’nin ‘tarafsızlığını’ yine tartışmaya açtı.
Akkaya, bu sözlerine ilişkin yeni açıklama yaparak ‘tarafsız olmadığı’ yönündeki eleştirileri kabul etmediğini söyledi ve “Ben genel prensipleri hatırlattım” dedi.
Habertürk yazarı Kübra Par'a konuşan Akkaya, "Önümüzde somut bir olay veya dosya yok. Ben genel prensipleri hatırlattım" savunmasında bulundu.
Akkaya, "Anayasa ile beraber 6271 sayılı Cumhurbaşkanı seçimi kanunun 4. Maddesindeki düzenlemeleri anlatmaya çalıştım. Somut bir kişi, olay ya da dosya ile ilgili görüş belirtmedim" ifadelerini kullandı.
NE OLMUŞTU?
İBB Başkanı İmamoğlu'na, YSK üyelerine 'ahmak' dediği gerekçesiyle 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası ve siyasi yasak kararı verilmişti.
YSK Başkanı Muharrem Akkaya, Habertürk yazarı Kübra Par'ın "cezanın kesinleşmesinin İmamoğlu'nun adaylığını ya da seçilirse cumhurbaşkanlığını etkileyip etkilemeyeceğini" sorması üzerine şunları söylemişti:
- Yaşanacak süreçlere bağlı Kübra Hanım. Adaylık süreci kesinleşmeden cezası kesinleşirse yerine başka bir aday gösterebilirler. Fakat kesinleştikten sonra listeye dokunmamız mümkün değil. Seçime girer ama kazansa bile mazbatası verilmez.
CHP'Lİ TORUN: YARGI, YARGI İŞİYLE UĞRAŞSIN, SİYASETLE UĞRAŞMASIN
CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, Muharrem Akkaya'nın açıklamasına tepki göstermiş ve şunları ifade etmişti:
- YSK Başkanı neden böyle bir açıklama yapmaya gerek duydu? Düğün değil, bayram değil. Hukuki süreç devam ediyor. Burada yargı, yargı işiyle uğraşsın, siyasetle uğraşmasın. Siyaseti siyasetçilere bıraksınlar. Siyaset yapmak istiyorsa cübbesini çıkarsın, görevini bıraksın, gelsin siyaset yapsın ama görüyoruz ki artık talimatla hareket edenler, maalesef yargıyı siyasallaştıranlar, hukuki değil, siyasi kararlar verenler artık huzuru bozmasınlar. Bu ülkede adalete olan güveni zedelemesinler.