Uzun müddettir tartışmalara konu olan "Okur-Yazarlık Atölyesi İhalesi'ndeki Enver Aysever şartı" Aysever'in, Cumhuriyet Gazetesi'ne açtığı davayı kazanmasıyla yeniden gündeme geldi. Birçok defa münakaşaya girdiği Faruk Bildirici ile sosyal medyadan yine sert mesajlaşmalar yaşadı.
Faruk Bildirici ve Enver Aysever arasında yaşanan "İzmir gerilimi" Aysever'in Cumhuriyet Gazetesi'ne açtığı davayı kazanmasıyla yeniden alevlendi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde düzenlenmesi planlanan "Okur-Yazarlık Atölyesi ihalesi" iddialarıyla başlayan Aysever-Bildirici tartışmaları sosyal medyaya taşındı.
ÖZÜR BEKLİYORUM
Cumhuriyet Gazetesi'ne açtığı davayı kazanan Aysever, sosyal medya hesabından Bildirici, Birgün ve Cumhuriyet gazetelerini etiketleyerek, "Bana iftira atan Faruk Bildirici'nin iddialarını Cumhuriyet Gazetesi'nden yolsuzluk yaptığım için kovulduğumu söyleyerek temellendirdi. Gazete davayı kaybetti, böyle bir iddia da yok. Eğer namusu varsa özür diler, aksi halde yalancı, onursuzdur. Ayrıca Cumhuriyet Gazetesi, eski yayın yönetmeni Aykut Küçükkaya’da köşe yazısıyla benim işten çıkarılmama sahte gerekçe yarattığı için özür bekliyorum. Gazetenin davada ASLA böyle bir iddiası olmadığı halde bu yazı kaleme alınmıştır. Gelelim Cumhuriyet Gazetesi yönetimine; özür bekliyorum, göreve iade edilmeyi bekliyorum. İlhan Selçuk gibi dürüst, adil olmalarını bekliyorum. Üst mahkemeye gitmeden hatalarından dönmelerini bekliyorum. Okurlarımdan da özür dilemeliler. Son bir söz de dostlarımın görev yaptığı, okuru olduğum Birgün Gazetesi yönetimine. Eğer Faruk Bildirici özür dilemezse ve siz yazılarına ve haksız sıfatına eyvallah ederseniz suç ortağı olursunuz. Yoldaşınıza bunu layık görüyorsanız canınız sağ olsun! Özür bekliyorum Aykut Küçükkaya. Senin yazın yalanlandı. Davada ekonomik sıkıntı gerekçe gösterildi. Şimdi bu yazıyı neden yazdın anlat lütfen." ifadelerini kullandı.
BELEDİYEDEN KAÇ PARA ALDIĞINI AÇIKLAMIYOR!
Bu açıklamaların üzerine paylaşımda bulunan Bildirici ise "Meseleyi çarpıtıyor! Ben belediyelerle mali ilişkiye girmesinin etik dışı olduğunu yazdım. Bu da kanıtlı. İsteyene ihale belgelerini, dava dilekçesini, İzmir BB'nin yanıtını gönderebilirim. Zaten hangi belediyeden kaç para aldığını açıklayamıyor!" dedi.
YA SEN YALANCISIN YA BEN, YA SEN YALANCISIN YA TUNÇ!
Bildirici'ye tepki gösteren Aysever, "Ya bir insan haysiyetsiz olunca yapacak bir şey yok. Utanman da mı yok? Faruk o halde Tunç Soyer, yalancı. Açıklamayı o yaptı. Namusun varsa aç sor. Cumhuriyet seni bundan kovdu dedin, mahkemede böyle belge yok Arif Kızılyalın’a sor. Şerefimle söylüyorum bedelini ödeyeceksin" açıklamasında bulundu. Ardından o dönem İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan yazılı açıklamayı paylaşan Aysever, "Al sana Tunç Soyer’in açıklaması haysiyet celladı Faruk Bildirici! Ya sen yalancısın ya ben. Ya Tunç yalancı, ya sen! Kaldıysa onurun ara başkanı. Son söz; bu yaptığın yanına kalmayacak. Ben senin foncularına benzemem. İstediğin kadar saklan!" paylaşımında bulundu.
Aysever'in sert tepkilerinin ardından geçmiş dönemde, Aysever hakkında yazdığı köşe yazısını paylaşan Bildirici, şu notu düştü:
"Hakaretlerle çarpıtmalarla bir yere varamazsın. İzmir ve diğer belediyelerle para karşılığı iş yaptın mı, yapmadın mı? Mesele bu. İşte İBB'nin -korkup geri çektiğin- davana verdiği cevaptan bir sayfa. Bak ne yazıyor? Hakaretle, çarpıtmayla olmaz. Soruyorum; hangi belediyeden kaç para aldın? İzmir, Mersin, Mudanya. Mesele bu. 1 yıl önce dava açacağını söyledin. Açamadın, madem yüzleşmek istiyorsun sözünü tutmanı bekliyorum."
HERKES HAYSİYET CELLADINI TANISIN
Bildirici'nin paylaşımını alıntılayan Aysever, "Ben sana diyeceğimi dedim. Ya özür dileyeceksin yalancılığından dolayı ya cehennemin dibine gitsen seni bulacağım. Her davayı kaybettiler, onlara sor diyorum, bana inanma! Gazeteci değil misin? Şerefimle söylüyorum yanına kalmayacak! Bana dostlarım diyor ki; “şu herifle uğraşma, Faruk Bildirici sana saldırıp gündem olmak istiyor, hep sahtekardı, güçlüden yanaydı, korkaktı, sayende adı anılıyor, oyununa gelme!” Ben de diyorum ki herkes haysiyet celladını tanısın. Şeref yoksunu dava aç, hesaplaşalım!" dedi.
Aysever'e yine o dönemlerde yazdığı köşe yazısıyla yanıt veren Bildirici, "Belediyelerden geçinmeyi alışkanlık haline getirmedin mi? Şimdi kalkmış yolsuzluk vs diyorsun, çarpıtıyorsun meseleyi. Cumhuriyet'te siyaset yazan bir kişinin belediyelerle mali ilişkinin yanlış olduğunu yazdım. Bu da belgeli." şeklinde konuştu.
FONCULARA YAMANMADIM!
İyice tartışma alevlenirken, Bildirici'ye "Ödlek" diyen Aysever, "Ödlek Faruk Bildirici, ben sadece “yazarlık atölyesi” yaptım, telif aldım. Senin gibi Ertuğrul Özkök’ün pisliğini temizleyip bahşiş almadım. Fonculara yamanmadım. İzmir’de ihaleye girmedim. Diyorum git biraz namusun kaldıysa belediyelere sor. Yüz yüze gelmekten neden korkuyorsun? Ya sen ne aptal adamsın… Diyelim ben yanıt vermiyorum, sen de gazetecisin(!) ya, o belediyelere sor! Bu kadar anmaksın Faruk? Sana bilerek hakaret ediyorum, dava aç da karşıma çık! Ben yüzleşmek demedim, yüz yüze gelmek, dedim. Hadi Faruk Bildirici randevulaşalım, var mısın?" diye sordu.
GERÇEK ORTAYA ÇIKTI
Aysever'e "Ağzını topla" diyen Bildirici, "Güya bir yazarsın ve hakaretten başka sözcüklerle kendini ifade edemiyorsun. Üslubun karakterini yansıtıyor, bu üslupta biriyle daha fazla tartışamam. Belgeler ortada. Belediyelerden geçinen adamsın! Sözlerini unutuyorsun, yaptıklarını da" ifadeleriyle tepki gösterdi.
Bunun üzerine paylaşımda bulunan Aysever ise "Bu kişiyi ciddiye alıp gündeminize taşıdığım için üzgünüm. Cumhuriyet davasını kazandım. İzmir Büyükşehir Belediyesi açıklama yaptı, özür diledi. Nasılsa bu kişiyle karşılaşacağız. İftiraya, yalana dayanmadığım için öfkeleniyorum. Gerçek ortaya çıktı. Dostlara selam" dedi.