Severek tükettiğiniz kahve, dünyaya ne kadar zarar veriyor?

Çevre kirliliği ve iklim değişimi gün geçtikçe etkilerini daha da gösteriyor. Bazen en ummadığımız şey bile büyük bir kirliliğe neden olabiliyor. Hayatımızın bir parçası olan kahve bunlardan biri. Bilim insanları, bir kişinin günlük olarak tükettiği farklı kahve türlerinin yılda ne kadar karbon emisyon ürettiğini gösteren bir hesap makinesi oluşturdu. İşte Kahve Ayak İzi...

Birleşik Krallık’ta yer alan Cardiff Üniversitesi’nden Lucy Zaborowska adlı bir doktor, insanların günlük olarak tükettiği kahve miktarının dünyayı ne kadar kirlettiğini hesaplamak amacıyla bir hesap makinesi geliştirdi.

FARKLI ETKENLER DE HESAPLANIYOR

Bunun yanı sıra platform günlük olarak tüketilen kahvenin çevreye olan zararını  hesaplarken, tarım yöntemlerinin, süt üretiminin ve hatta içeceğin servis edilmesinde kullanılan kağıt bardakların da etkisinin hesaplanmasına olanak tanıyor. Dr Zaborowska, günde bir fincan lattenin yılda 85,4 kg  karbon dioksite eşdeğer olduğunu buldu. Bu da kahvenin yetiştirilmesinden dağıtımına kadar 72 bin 800 suyun kullandığı anlamına geliyor. Konuya ilişkin açıklama yapan Dr Zaborowska, "Kahve Ayak İzi Hesaplayıcı'yı oluşturmak özellikle motive oldum. Çünkü büyük bir kahve aşığı ve tüketicisiyim" dedi.

KAHVEYİ SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ŞEKİLDE TÜKETMEK BÜYÜK ÖNEM TAŞIYOR

Bununla birlikte hesaplayıcı, insanların  kahve ayak izine bağlı olarak, yeniden kullanılabilir fincanlara geçiş de dahil olmak üzere, kahveyi nasıl daha sürdürülebilir bir şekilde içebilecekleri konusunda da tavsiyelerde bulunuyor.

Diğer taraftan, araştırmalar, küresel kahve talebinin 2050 yılına kadar üretimin üç katına çıkacağını tahmin ediyor. Ancak, aynı zamanda pek çok ülke, net sıfır olarak bilinen atmosfere herhangi bir ek karbondioksit emisyonu eklememe hedeflerini açıkladı. Bu nedenle sürdürülebilir kahve üretim ve tüketim yöntemlerine gittikçe daha çok ihtiyaç duyuluyor.

Diğer taraftan, araştırmalar, küresel kahve talebinin 2050 yılına kadar üretimin üç katına çıkacağını tahmin ediyor. Ancak, aynı zamanda pek çok ülke, net sıfır olarak bilinen atmosfere herhangi bir ek karbondioksit emisyonu eklememe hedeflerini açıkladı. Bu nedenle sürdürülebilir kahve üretim ve tüketim yöntemlerine gittikçe daha çok ihtiyaç duyuluyor.

"İNEK SÜTÜ BIRAKILMALI"

Dr. Zaborowska, "Günlük kahve alışkanlığımın çevreyi nasıl etkilediğini anlamak, daha sürdürülebilir seçimleri benimsemeye yönelik bir adımdır. İnek sütü yerine, alternatiflerine geçmek büyük değişimler sağlayabilir. Bitki bazlı süte geçildiğinde kahve ayak izinin yarıya indiğini gördük” dedi.

Öte yandan, ABD'de her gün yaklaşık 400 milyon fincan ve İngiltere'de 95 milyon fincan kahve içiliyor ve kahve petrolden sonra en çok ticareti yapılan ikinci emtia. Ancak, küresel ısınma kahve üretimini zorlaştırıyor ve bu durum özellikle kahvenin anavatanı olan yoksul Latin AMerika ve Afrika ülkelerinde büyük ekonomik sorunlara yol açması bekleniyor.  Dr. Zaborowska,“Sıcaklıkların artması ve kuraklıkların daha sık hale gelmesiyle iyi kahve üretmek daha zor olacak” dedi.

FARKLI KAHVE TÜRLERİNİN ÜRETTİĞİ KARBON DİOKSİT EMİSYONU