İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da tutuklu bulunduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik yürütülen 'yolsuzluk' soruşturmasında iddianame tamamlandı. 3 bin 700 sayfayı aşkın iddianamede 105'i tutuklu olmak üzere 402 kişi 'şüpheli' sıfatıyla yer aldı. İmamoğlu'nun 142 eylemden dolayı cezalandırılması istenirken, 828 ila 2 bin 352 yıla kadar hapis cezası istendi. 'Şüphelilere', "suç örgütü kurma", "suç örgütü yönetme", "rüşvet alma", "rüşvet verme" suçlamaları yöneltildi. CHP lideri Özgür Özel, iddianameye ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Darbecilerin siyasete muhtırası" ifadeleriyle tepki gösterdi.
İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, 19 Mart’ta gözaltına alındıktan sonra 23 Mart’ta tutuklanmıştı. 237 gün boyunca iddianame hazırlanmadan Silivri (Marmara) Cezaevi’nde tutulan İmamoğlu hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 3 bin 900 sayfalık bir iddianame hazırladı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla iddianameye tepki gösterdi. İddianame için "Darbecilerin siyasete muhtırası" diyen Özgür Özel'in paylaşımı şöyle:
"Değerli Halkımız; Bilindiği gibi 19 Mart’ta ülkemizde bir sivil darbe yaşandı. Darbeciler bu kez, tankla ya da postalla değil, yargı cübbeleriyle geldiler. Seçimle gelen ancak seçimle gitmek istemeyen bir avuç insan, korktukları rakiplerini hapse atarak, Türkiye’yi büyük bir siyasi ve ekonomik krizin karanlığına sürüklediler. Aradan geçen 237 günde, aziz milletimizle birlikte büyük bir hukuksuzluğun her saatine tanıklık ettik. Bugün çıkan iddianame ise herkesin bildiği gerçeği bir kez daha ilan etti. Bu dava hukuki değildir, tamamen siyasidir. Amacı son seçimlerin birinci partisi Cumhuriyet Halk Partisi‘ni durdurmak ve Cumhurbaşkanı adayını engellemektir. Darbeciler bugün, tapusu Mustafa Kemal Atatürk’e kayıtlı olan, Türkiye’nin kurucu partisi Cumhuriyet Halk Partisinin kapatılmasını talep edecek kadar şuurlarını kaybettiler. Anayasa’nın siyasi partilerin kapatılmasına ilişkin maddelerini hatırlatarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirimde bulunulması meselenin İBB’ye yönelik bir soruşturma olmadığının kanıtıdır. Bugün yaşananlar demokratik siyasete ve gelecek seçimlerin sonuçlarına yargı eliyle müdahalenin suç üstü halidir. Bu bir iddianame değil, darbecilerin siyasete yönelik bir muhtırasıdır. Yaşadığımız kötülüklerin sebebi asla “hukuki” değildir, bir kişinin siyasi ihtiraslarından ibarettir. Partimizi en son 12 Eylül’de Kenan Evren kapatmaya kalktı, milletimizle birlikte yeniden açtık. Evren’in milletimizin gönlündeki yeri de siyasi tarihimize geçiş şekli de bellidir. Biz, geçmişte çok bedel ödedik, bugün de ödüyoruz ve ödeyeceğiz. Ama millete inanmaktan ve güvenmekten hiçbir zaman vazgeçmeyeceğiz. Atatürk’ün partisi milletimize emanettir."



















