Gezi Parkı eylemlerinin planlayıcısı olduğu suçlamasıyla başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan menajer Ayşe Barım tutuklandı.Barım'ın tutuklanmasıyla Gezi olayları yeniden Türkiye'nin gündemine oturdu. 28 Mayıs 2013 tarihinde başlayan olayları Türkiye Gazetesi yazarı Cem Küçük köşesine taşıdı. Küçük, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek'in iyi iş çıkardığını iş insanı Cem Boyner'i de Gezi’nin bir numarası olmakla suçladı. İşte Cem Küçük'ün “Gezi’nin bir numarası Cem Boyner’di” başlıklı yazısı şöyle;
Menajer Ayşe Barım, Gezi olaylarındaki rolü sebebiyle tutuklandı. Dizi sektöründe, piyasada tekelleşmeyi yapan kişi Menajer Ayşe Barım'dı. Neden 12 yıl sonra tutuklandı diyorlar? Anayasal düzeni yıkmak suçu aynen darbe ve terör suçu gibi zaman aşımına girmez. O yüzden Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek devreye girdi. Ve Ayşe Barım hakkında gereken işlemleri yaptı.
Anayasal düzeni yıkmak darbe girişimidir. Asla zaman aşımı olmaz. O dönem hükûmeti devirme girişimiydi Gezi olayları. En büyük destekçisi de iş adamı Cem Boyner’di. O zamanki bir diğer Gezi destekçisi Aydın Doğan’ın Hürriyet gazetesinden okuyalım. (Dil bilgisi kurallarına dokunmadan alıntılıyorum.) Tarihler 14 Haziran 2013:
“Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Gezi Parkı eylemcilerine yönelik kullandığı ‘bir kaç çapulcu’ ifadelerine, Taksim'de ‘Ne sağcıyım ne solcu, çapulcuyum çapulcu’ pankartı açarak destek veren Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Boyner'den çağrı: 'Eve dönme zamanı gelmedi mi?'
Boyner Twitter'dan Gezi Parkı eylemcileri seslendi ve şunları (Orjinal haliyle) yazdı: ‘Gençler, Mesajinizi herkese açik ve net verdiniz..biz 60liklar dahi anladik+ Artik mesaj kaygisindan çok sanirim ömür boyu hasreti sürmüş bir kavuşma ertesinde birbirinizi kaybetme korkusuyla bırakamıyorsunuz Gezi'yi+Orası,sizin için birbirinizi bulup, anlayıp, sarılıp birbirinize tutundugunuz büyülü yer+Esas birbirinizi kazandınız. Az mi? Size ve güvenliğinize bu ülkenin ihtiyaci var. Artik eve dönme zamani gelmedi mi?’”
Ayşe Barım sanatçıları Organist etti. Cem Boyner hem şirketinden çalışanları oraya taşıdı hem de iş dünyası ve sosyeteyi ayarladı. Tek amaçları o zaman Başbakan olan Erdoğan’ı devirmekti. Gezi başarılı olsa Erdoğan’a rahmetli Menderes gibi davranacaklardı. Dolmabahçe’de Erdoğan’ın çalışma ofisini bastılar. Böyle bir kahpelikti Gezi!..
İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek Gezi konusunda iyi iş çıkarıyor. Gezi bir darbe girişimiydi. Elebaşlarına demokratik teamüller içerisinde hesap sormak hukukun gereğidir. Cem Boyner de yaptıklarının bedelini hukuk içerisinde ödemek zorundadır. Gezi başarılı olsa muhafazakâr ve milliyetçi insanlara hayatları dar edeceklerdi.
Bir hatırlatma daha. Taksim Platformu, Gezi zamanı hükûmetten şunu istemişlerdi: Üçüncü Köprü, Üçüncü Havalimanı ve diğer büyük projeler yapılmasın... Asla unutulmasın bunlar!
