Arda Turan, Fernando Muslera, Semih Kaya, Emre Belözoğlu gibi futbol dünyasının ünlü isimlerini ve iş adamlarını milyonlarca dolar dolandıran Seçil Erzan’ın yargılandığı davada önemli bir gelişme yaşandı. Selçuk İnan’a sunulan belgelerdeki imzaların bankanın şube müdürü Asiye Öztürk’e ait olmadığı ortaya çıktı. Sabah Gazetesi'nden Mustafa Sait Özkan'ın haberi şöyle;
Seçil Erzan, Galatasaraylı eski futbolcu Selçuk İnan’a o dönem yardımcısı olan bankanın şube müdür yardımcısı Asiye Öztürk’ün imzasının olduğu banka dekontları göndermişti.
Mahkeme, İnan’ın avukatının talebi üzerine belgelerdeki imzaların Asiye Öztürk’e ait olup olmadığını Adli Tıp Kurumu’na sordu.
Adli Tıp Kurumu, İnan’a Erzan tarafından sunulan ve Öztürk’ün imzalarının bulunduğu belgelerdeki incelemesini tamamladı. İnceleme sonucunda İnan’a sunulan bu belgelerdeki imzaların bankanın şube müdürü Asiye Öztürk’e ait olmadığı ortaya çıktı.
Adli Tıp Kurumu’nun hazırladığı rapor mahkemeye gönderildi.
Türkiye'nin konuştuğu özel bir bankanın eski şube müdürü Seçil Erzan'ın milyonlarca dolarlık fon vurgunu davasında önemli bir gelişme yaşandı. Davanın geçtiğimiz haftalarda görülen son duruşmasında Erzan'a para kaptıran isimlerden bir tanesi olan ve davanım müştekileri arasında olan Galatasaraylı eski futbolcu Selçuk İnan'ın avukatı, Erzan tarafından İnan'a sunulan banka dekontlarında imzası bulunan bankanın şube müdür yardımcısı Asiye Öztürk'ün imzasının, Öztürk'e ait olup olmadığının incelenmesi için Adli Tıp Kurumu'ndan ek rapor alınmasını talep etmişti.
O BELGELERDEKİ İMZALAR ÖZTÜRK'ÜN DEĞİL
Talep neticesinde mahkeme geçtiğimiz haftalardaki duruşmada verdiği ara kararda, İnan'ın avukatının talebini kabul etti ve Asiye Öztürk'ün imzasının bulunduğu evrakları Adli Tıp Kurumu'na gönderdi. Adli Tıp Kurumu'nun belgeler üzerinde yaptığı inceleme sonuçlandı. Adli Tıp Kurumu'nca incelenen imza örnekleri sonucunda hazırlanan raporda, Selçuk İnan'a Seçil Erzan tarafından Asiye Öztürk'ün imzalarının bulunduğu belgelerdeki imzaların sahte olduğu sonucuna ulaşıldı.
ADLİ TIP KURUMU RAPORU MAHKEMEYE GÖNDERDİ
Adli Tıp Kurumu yaptığı inceleme sonucunda hazırladığı raporda, inceleme konusu belgelerdeki imzalar ile Asiye Öztürk'ten alınan kendi imzası arasındaki karşılaştırma sonucuna yer verildi. Raporda, Erzan'ın Selçuk İnan'a verdiği Asiye Öztürk imzalı evraklardaki imzanın Asiye Öztürk'e ait olmadığına yer verildi. Adli Tıp Kurumu'nun hazırladığı rapor davanın görüldüğü İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilerek dava dosyasına konuldu.
O İMZAYI KİM ATTI?
Asiye Öztürk'ün sözde imzasının kim ya da kimler tarafından atıldığı henüz netlik kazanmazken, davanın bir sonraki duruşmasında bu imzanın kim tarafından atıldığının Erzan'a sorulacağı öğrenildi.
11.5 MİLYON DOLARLIK BELGELERDE İMZASI VARDI
Yapılan incelemelerde Asiye Öztürk'ün, aralarında Selçuk İnan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu'nun da bulunduğu 6 kişiden toplam 11 milyon 435 bin dolar dolandırılmasıyla ilgili hazırlanan evraklarda imzasına rastlanmıştı.
SAVCILIK: BAŞINDAN BERİ FİKİR VE EYLEM BİRLİĞİ İÇERİSİNDE
Savcılık bu 6 eylemde Asiye Öztürk'ün de Seçil Erzan'la başından itibaren fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiği değerlendirmesinde bulunmuştu. Öztürk hali hazırda davanın sanıklarından bir tanesi ve hakkında yurt dışı çıkış yasağı bulunuyor.
"ASİYE ŞUNLARI İMZALA, ACİL MÜŞTERİYE VERECEĞİM"
Öztürk ifadesinde, "Seçil müdür bana zaman zaman birtakım belgelere imza attırdı ancak müdürüm olduğu için ve kendisine insani olarak da iş arkadaşı olarak da güvendiğim için bilmeden birtakım evrakları imzalamış olabilirim. Ben bu zamana kadar 4-5 adet bilmediğim ve içeriğinden haberdar olmadığım belgeleri imzaladım. Çünkü Seçil müdür beni yanına çağırıp, 'Asiye şunları imzala, acil müşteriye vereceğim' demişti. Belgelerin alt kısmında bankanın kaşesini gördüm. Üzerinde de Seçil Erzan'ın imzası vardı. Buna güvenerek imza attım. Hata yaptığımı bu anlamda kabul ediyorum. Beni bir yandan konuşturup bir yandan imza attırıyordu" demişti.
ASİYE ÖZTÜRK BAŞINDAN BERİ ŞÜPHELENİYORDU
Seçil Erzan ise ifadesinde Asiye Öztürk hakkında şu ifadeleri kullanmıştı:
"Benim fon vaad ettiğim kişiler özetle Arda Turan, Emre Belözoğlu, İbrahim Çağlar, Emre Çolak, Muslera, Bülent Çeviker, Buse Terim (Terim Arıcan) isimli şahıslardır. Bu kişilerden aldığım paralara ilişkin Emre Belözoğlu, Arda Turan, Emre Çolak, Muslera, İbrahim Çağlar, Mert Zeydanlı isimli şahıslara bir el yazımla oluşturulmuş bir kağıt verdim. Üzerine ıslak imzamı attım. Hatta bu belgelerin bazısında hala Şube Müdür Yardımcısı olan Asiye Öztürk'ün de imzası bulunmaktadır. Asiye Öztürk olaydan başından beri şüpheleniyordu ancak yine de belgeler imza atmıştır. En azından bu olaylarda şüphe çekici çok fazla şey yaşadık. İnsanlar gelip benden hesap sorduğunda Asiye benim yanımdaydı ve beni bu zamana kadar hiçbir zaman ihbar etmedi."
