Funda YILMAZ'IN yazısı…
Astrolojiye ilgi duyanlar, 21 Ocak 2024’te gerçekleşecek olan Plüton’un Kova burcuna girişi ve Güneş ile kavuşumunu merakla bekliyor. Bu olay, yaklaşık 250 yıl sonra ilk kez meydana geliyor ve astrolojik açıdan büyük bir öneme sahip. Plüton, dönüşüm, yeniden doğuş, güç ve zenginlik gibi konuları temsil ederken, Kova burcu da toplumsal yapılar, demokrasi, çağdaş yaşam, teknoloji ve devrimler gibi konularla ilgilidir. Bu ikilinin bir araya gelmesi, tarihi bir dönüm noktası olabilir.
Plüton’un Kova burcuna girişi, 19 yıl sürecek bir sürecin başlangıcıdır. Bu süreçte, toplumsal, siyasi ve ekonomik alanlarda derin ve dönüştürücü değişiklikler yaşanabilir. Mevcut düzenin sorgulanması, yeni bir yapılanmanın başlatılması, güç ve zenginlik mücadeleleri, devrimler ve medeni haklar, hayvan hakları, çevre sorunları, teknolojik gelişmeler ve yenilikler gibi konular gündeme gelebilir.
Güneş’in de Plüton ile kavuşması, bu değişimlerin daha belirgin ve etkili olmasını sağlayabilir. Güneş, iktidardaki kişileri, devlet başkanlarını, hükümeti ve büyük ticari şirketleri temsil eder. Bu dönemde, bu alanlarda önemli değişiklikler ve yenilikler olabilir. Siyasi ve ekonomik güç dengelerinde değişiklikler yaşanabilir. Yeni liderlerin ortaya çıkması veya mevcut liderlerin güçlerini pekiştirmesi mümkündür. İş dünyasında önemli gelişmeler ve yeni girişimler söz konusu olabilir.
Bu astrolojik olayın getirdiği etkileri anlamak için, o günkü gökyüzü haritasına baktığımızda, Bu ilişkiler, olayın olumlu veya olumsuz yönlerini belirliyor. Örneğin, Ay ve Satürn arasındaki kare açı, Halkın parasal zorlanmalarını ve toplumsal yapıların sınırlamalarını ifade ediyor. Jüpiter’in Satürn ile sextile açısı ise olumlu bir enerji akışını temsil ediyor ve toplumsal alanlarda iyileşme ve genişleme fırsatlarının olacağını gösteriyor. Venüs’ün Neptune ile kare açısı, ilişkiler ve maddi konularda belirsizliklere işaret ediyor, dikkatli olunması gereken konu piyasalardaki manipülasyon.
Merkür’ün Facies yıldızı ile kavuşumu var bu da zihinsel açıdan derinleşmeyi ve keşifleri simgeler.
Saturn'un denep adige yıldızı ile kavuşumu ise toplumsal, ekonomik ve kültürel düzeyde büyük değişimleri mümkün kılabilir. Bu etkileşim, mevcut yapıların gözden geçirilmesine ve daha sürdürülebilir, adil bir sistem oluşturulmasına yönelik bir çağrıda bulunabilir. Toplumlar, bu dönemde kendi değerlerini, sorumluluklarını ve hedeflerini gözden geçirme ihtiyacı hissedebilir.
Jüpiter'in ras alhague ile paralel olması, bireyleri güçlendirebilir ve bilinç seviyelerini yükseltebilir. Bu etkileşim, kişisel gelişim için bir fırsat sunabilir, bireylerin içsel güçlerini keşfetmelerine ve daha bilinçli bir yaşam sürmelerine katkı sağlayabilir. Toplumda daha geniş bir perspektifin benimsenmesine olanak tanıyarak, birlikte daha bilinçli ve sorumlu bir şekilde hareket etmeyi teşvik edebilir.
Plüton’un Kova burcuna girişi ve Güneş ile kavuşumu, yeni bir çağın başlangıcı olarak görülebilir. Bu çağ, toplumsal, siyasi ve ekonomik alanlarda büyük değişimlere gebedir. Bu değişimlere uyum sağlamak, onlardan yararlanmak veya onlara karşı durmak, bizim tercihimize bağlıdır. Ancak, unutmamalıyız ki, Plüton bize dönüşümü zorla değil, seçimle sunar. Biz, dönüşümü kabul edip, yeniden doğabiliriz. Ya da reddedip, yok olabiliriz. Seçim bizim…