Bankacı Seçil Erzan, ifadesinde banka yöneticilerine ağır suçlamalarda bulundu. Çorlu’daki evinde alıkonulduktan sonra bankanın genel merkezine götürüldüğünü, burada koluna serumlar takıldığını ve ses kaydı alındığını anlatarak, “‘Eğer banka dışında yaptığını söylersen güveni kötüye kullanma olur, bankada olduğunu söylersen zimmet olur, ömrün çürür’ diyerek baskı kurdular” dedi. Hürriyet'ten Özge Eğrikar'ın haberi şöyle;
Bankacı Seçil Erzan, 11 Nisan’da savcılıkta verdiği ifadede genel olarak dolandırıcılık olaylarından bahsetti. 3 Mayıs 2023’te verdiği ikinci ifadede ise, Çorlu’daki evinde ve götürüldüğü banka genel merkezinde yaşadıklarını ayrıntılı şekilde anlattı. Erzan ifadesinde şunları söyledi:
ÇORLU’DAKİ EVİMDEN ALDILAR…
“Bölge Müdürü Sermin Tekin, Çorlu’daki evime yanıma geldiğinde zorla benden ses kaydı oluşturmamı istedi. Şahsi telefonunu konuşma sırasında açarak sesimi kaydetti. Bana o esnada ‘Seçilcim ben senin uzun zamandır böyle sorunlar yaşadığını biliyordum. Keşke daha önce söyleseydin. Sen bize yardımcı ol ki biz de sana yardımcı olalım. Bankada para almadığını, senin yaptığın eylemlerin bankada olmadığını söylemen gerek. Bu adamlar nasıl olur da hâlâ bankadan para istiyorlar’ şeklinde sözler söyledi.
SANA EN İYİ AVUKATLARI TUTUYORUZ…
‘Eğer sen sadece banka dışında bu eylemleri yaptığını söylersen bu güveni kötüye kullanma şeklinde olur, bankada olduğunu söylersen zimmet olur, ömrün çürür” dedi. Aynı gün bankada Ali Murat Dizdar da bana “Olay kesinlikle zimmet değil, sen bu olayları banka dışında yaptın, sana en iyi avukatı tutuyoruz, sana iki tavsiyem var; bir avukatın sözünden asla çıkmayacaksın o ne derse onu yapacaksın, iki tutuklanmayacaksın fakat olur da tutuklanırsan itirazını biz yapacağız’ dedi. Bu ses kaydını bana karşı ellerinde sakladıklarını düşünüyorum.
BANKA DIŞINDA YAPTIĞINI SÖYLE…
Ertesi gün beni korumalar eşliğinde Zincirlikuyu’daki Denizbank Genel Müdürlüğü’ne götürdüler. Koluma serumlar takılarak bana ‘Bu işi banka dışında yaptım‘ diye söylettirdiler. Tam olarak Sermin Tekin, Ali Murat Dizdar, Cenk İzgi (Teftiş Kurulu Bölüm Müdürü), Tanju Kaya (İnsan Kaynakları Genel Müdür Yardımcısı) vardı. Bu şahıslar bana sürekli ‘Olayda zimmet yok, evet senin bankacılık hayatın biter belki ama hayatına bir şekilde devam edersin, bu olay zimmet değil’ şeklinde sözler söyleyip bana baskı kurdular.”
SEN BİZİ KORU BİZ SENİ KORUYALIM…
9 Nisan pazar günü bankaya bankanın genel müdürü Hakan Ateş’in geldiğini belirten Seçil Erzan, “Hakan Ateş bulunduğumuz toplantı salonuna girerek ‘Kızım biz zaten insanların parasını vereceğiz ama ortada bir enkaz var, kimden ne aldıysan söyle, zaten bu bir zimmet değil, zimmet olsa sen yıllarca içeride çürürdün, bu sebeple de kendin banka dışında ne aldıysan onları söyle, sen bizi koru biz de seni koruruz, Seçil’e hemen bir avukat tutalım, avukatını ben tutacağım, sağlık sigortanı iptal etmeyelim, annenin hastalığı ile de ilgileneceğim’ dedi. Zaten orada bulunan herkes aynı sözleri söyleyip olayın zimmet olmadığını bana söylediler” dedi.
LİSTEYİ BİRLİKTE OLUŞTURDUK…
Seçil Erzan, daha sonra Göktürk’teki evine götürüldüğünü, evdeki ajandası ve notlarını Sermin Tekin’e verdiğini söyledi. Korumalar tarafından sürekli takip edildiğini belirten Seçil Erzan, 10 Nisan 2023 günü tekrar Zincirlikuyu’daki bankanın genel müdürlüğüne götürüldüğünü söyleyerek, “Burada Sermin Tekin, Ali Murat Dizdar, Cenk İzgi, Tanju Kaya bir liste oluşturduk. Bu listede kimin ne kadar para verip ne kadarını geri aldığını yazdım” dedi. Erzan, “Tabloları ben yapmadım. Şöyle ki ben kimden ne kadar para aldıysam bunu kâğıtlara not almıştım. Bu kâğıtları alıp, sonrasında bu tabloları Sermin Tekin, Ali Murat Dizdar, Cenk İzgi, Tanju Kaya isimli şahıslar oluşturmuştur. Evimde bulunan bu tablolar aslında banka tarafından oluşturulmuş tablolardır. Bu tabloda aslında banka tam olarak şunu yapmak istiyordu; alacak ile vereceği eşitleyip borcu minimuma indirmek istediler” dedi.
ALIKOYMA SUÇUNDAN SORUŞTURMA AÇILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, Seçil Erzan’ın alınan ifadesinde kendisini Çorlu’daki evinde alıkoyup İstanbul’a getirdiklerini iddia ettiği Cenk İzgi, Ali Murat Dizdar, Sermin Tekin, Tanju Kaya ve Hakan Ateş hakkında ‘Kişi Hürriyetinden Yoksun Kılma’ suçundan ayrıca soruşturma yürütüldüğü belirtilmişti.