Oda TV'nin sahibi Sözcü gazetesi yazarı Soner Yalçın, bugünkü yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ‘destekleyen’ bir yazı kaleme aldı...
Türkiye siyaseti iyice hareketlendi. Seçim yarışı başladı. Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu mu, Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan mı ipi göğüsler? Sorularının havada uçuştuğu bu dönemde ulusalcı ve muhalif kimliği ile tanınan Soner Yalçın'dan dikkat çeken bir yazı geldi…
Yalçın'ın "Hele Erdoğan bir gitsin de..." başlıklı yazısı şöyle;
"Kendimi son günlerde içimde şu sözü ederken yakalıyorum:
-Bizim Mahalle’de herkes, neye karşı olduğu konusunda hemfikir olsa da, ne istediği üzerinde hiç konuşmamayı tercih ediyor!
Erdoğan gitsin de ne olursa olsun, anlayışı hâkim herkeste!
Bunu, Arap Baharı’nın Mısır versiyonuna benzetiyorum! “Ne olursa olsun Hüsnü Mübarek gitsin” denildi, ya sonra?
Bu benzetme üzerine kimse hemen farklı değerlendirmeler yapmasın! Olguya dikkat çekiyorum; Mübarek gitti, Mursi geldi ve ardından da askeri darbe lideri Sisi!
Tarihin derinliklerine girdiğinizde, 1848-49 yılındaki Avrupa Baharı’nın da benzer hüsranla bittiğine dair öğretici dersler bulursunuz…
Demek istediğim; salt istenmeyen kişi üzerinden değil, neyi istediğiniz üzerinden de konuşmalısınız, tartışmalısınız ve nihayetinde desteklediğiniz ittifaka, partiye bunu göstermelisiniz…
***
Seçim sonrasına yönelik yazılarım genelde tepkiyle karşılanıyor, “sırası mı şimdi” deniyor!
“Hele bir Erdoğan gitsin” duygusunu anlayabiliyorum. Ama şunu da biliyorum:
Sokakla gelen Mursi, sokakların “kurbanı” oldu!
Hüsnü Mübarek’in gönderilip sonunda Sisi’nin gelmesiyle Mısır’da ne değişti?
-Askeri elitler ülkeye yine hâkim oldu…
-Anti-demokratik rejim devam ediyor…
-Ekonomik sosyal sorunlar büyüyerek sürüyor…
-Emperyalist etkiler, ülkenin iç ve dış politikasını daha çok etkiliyor…
Sanırım Mısırlılar “bu haltı niye yedik” fıkrasını bilmiyorlar!
Bildikleri fıkra şuydu ama:
-“Bir gün Azrail, Mübarek’in yanına geliyor, ‘hadi Hüsnü halkına veda et artık’ diyor. Mübarek, Azrail’e, ‘neden, nereye gidiyorlar ki’ diye soruyor!”
Arap Baharı günlerinde bu fıkra çok anlatılıp gülündü. Kuşkusuz Mübarek gitti, ya “protesto kültürü gelişti” denen Mısır halkı nereye gitti? Başarısızlığının, bugün suskunluğun ana sebebi ne? Salt istenmeyen kişi/Mübarek üzerinden değil, neyi istediği üzerinden konuşmamak olabilir mi?
Siyasette asıl belirleyici olan, giden değil gelendir!
Ülkemiz enkaz altında…
Ülkemiz ağır kriz altında…"