Kahramanmaraş merkezli meydana gelen ve Türkiye’de 10 ili etkileyen depremlerin yaşandığı bölgelerden izlenimlerini aktaran The Economist Türkiye muhabiri Piotr Zalewski, hükümetin depremler sonrası müdahalede yetersiz kaldığını belirtti. Günlerce arama kurtarmanın ulaşmadığı yerler olduğunu söyleyen Zalewski, Antakya'nın "aylarca bombalanmış bir şehir gibi" göründüğünü aktardı.
The Economist muhabiri Piotr Zalewski, NPR kanalına konuk olarak Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından bölgeden izlenimlerini ve felaketin Türkiye’de yaklaşan seçimlere olası etkilerini değerlendirdi.
Türkiye’de yaşanan 1999 Gölcük depremini hatırlatan Zalewski, Recep Tayyip Erdoğan’ın 2003 yılında başbakan olarak göreve geldiğini ve 20 yıldır iktidar olduğunu söyledi. Erdoğan’ın darbe girişimi, büyük yolsuzluk skandalı, hükümet karşıtı protestolar ve sığınmacı krizi gibi gündemler atlattığını belirten The Economist Türkiye muhabiri Piotr Zalewski, “Sandığa giderken depremlerin etkileri seçmenin aklında geniş bir yer tutacak” diye devam etti.
Depremlerin etkilediği bölgelerde hükümetin müdahalesine ilişkin ne düşünüldüğü sorusunu yanıtlayan Zalewski, “Objektif konuşmak gerekirse depremler sonrası müdahale yetersiz oldu ve Erdoğan dahi bunu kabul etti. Arama kurtarma ekiplerinin günlerce ulaşamadığı yerler var. Antakya’yı ziyaret ettim, şehir savaş bölgesine benziyor. Aylardır ağır bombalama yaşanmış bir şehre benziyor” dedi.
Arama kurtarma ekiplerinin gelmediği noktalarda insanların enkazları elleriyle kaldırmaya çalıştığını söyleyen Zalewski, “Bazı yaralılara saatlerce müdahale edilmedi ve ölenler oldu” dedi.
1999 depremi sonrası Türkiye’de uygulanan deprem vergisine ilişkin soruyu yanıtlayan Zalewski şu yanıtı verdi:
“Bir yandan, biliyorsunuz, hükümet bazı binaları depreme dayanıklı hale getirmek için bazı önlemler aldı. Ancak en büyük sorun, Türkiye'de hala yasa dışı veya inşaat standartlarına aykırı veya hiçe sayılarak inşa edilmiş milyonlarca ve milyonlarca ev ve bina olması ve hükümetin bu sorunu çözmek için yeterince çaba göstermemesi. Hatta oy kazanmanın bir yolu olarak yasa dışı yapıları etkin bir şekilde yasallaştıran çeşitli inşaat aflarıyla işler daha da kötüleşiyor.”
Türkiye’de gelecek cumhurbaşkanı seçimlerine ilişkin görüşü sorulan Zalewski, şu yanıtı verdi:
“Zaten, biliyorsunuz, muhalefet anketlerde öndeydi ve yine depremin etkisinin ne olacağı görülüyor. Ama bence pek çok insanın sorduğu soru şu: Neyle karşı karşıyayız? Bu iktidarda kalmak için her şeyi yapacak bir rejim mi yoksa hala seçilebilen bir hükümet mi? Ve bence seçimi bu kadar önemli kılan da bu - kim kazanırsa kazansın, en azından bu soruya bazı cevaplar sağlayacak.”