'Ahmak' kelimesi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen ceza nedeniyle en popüler zamanlarını yaşıyor... İktidara ve muhalefete yakın isimler arasında hakaret olup olmadığı da tartışma konusu olan 'Ahmak' kelimesini Habertürk yazarı Fatih Altaylı bugünkü köşesinde beş kez kullandı.
Fatih Altaylı, Dünya Kupası töreninde Arjantin oyuncusu Messi'ye giydirilen geleneksel Katar giysisine (bişt) sosyal medya hesabından tepki göstermişti. Altaylı, bu tavrına "İslam düşmanı" diye tepki gösterenlere bugünkü köşesinden yanıt verdi. Altaylı yazısında dört kez 'ahmak' derken köşesinin 'Ne Zaman İnsan Oluruz' adlı kısmına da şöyle yazdı:
"Ahmaklarla muhatap olmak zorunda bırakılmadığımız zaman."
Altaylı'nın yazınının ilgili kısmı şöyle:
Bana kin kusmak için fırsat kollayanlar, Messi'ye kupa töreni öncesi giydirilen geleneksel Katar giysisine daha doğrusu Arap biştine gösterdiğim tepkiden kendi ahmaklıklarına yakışır sonuç üretmeye devam ediyorlar.
Neymiş, İslam düşmanı imişim.
Bu beyinsiz güruh yakında İslam'ın şartları arasına Arap kıyafetleri giymeyi de ekleyecek galiba.
Ahmaklar, Arap örfünü İslam zannetmeye devam ediyorlar.
Ayrıca ben kıyafeti değil, o kıyafetin giydirildiği zamanı anlamsız bulduğumu açıkça belirtmişim.
Kupa töreninde Messi'ye bakın bakalım, iyi görünüyor mu!
Herkes formalı, o ise şeffaf bir gecelikle ortada gibi.
İlle de giydireceksen, parayı verdim istediğimi giydiririm diyorsan hiç değilse Altın Ayakkabı ödülünü verdiğinde giydir de, adamın milli formasına saygısızlık etme.
Bir grup başka ahmak ise benim bu tepkimi Galatasaray Lisesi'nde okumama bağlamaya çalışıyor.
"Fransız okulunda okuduğu için" diyor.
Gülüyorum.
Galatasaray Lisesi, onların okuduğu okullardan bin kere daha yerli, yüz bin kere daha milli.
İddialarının tam aksine, yabancı eğitim kurumları Osmanlı'yı işgal edince onlara karşı kurulmuş bir okul.
Osmanlı kurumu.
İlk kurucu Sultan 2. Beyazıt son haline, modern bir Osmanlı okuluna dönüştürmüş.
Fransızlıkla hiç alakası olmamış.
Osmanlı'ya sonra da Cumhuriyet'e insan yetiştirmiş, bürokrat yetiştirmiş.
Bu okulu bitirenler genelde Fransızlardan pek hazzetmezler onu da söyleyeyim.
Bu okula Fransız okulu diyen ahmakların okuduğu okullardan tek farkı bu okula sınavla girilmesi ve daha zeki, daha iyi öğrencilere eğitim vermeye çalışması.
Keşke sizler de bu okulu kazanıp girebilseydiniz ve Osmanlı'nın kurduğu bu yerli ve milli okulda okuyabilseydiniz.
Belki o zaman Arap aşığı değil, bu ülkenin aşığı olurdunuz.
O zaman belki Arap örfünü İslamiyet zannetmeyebilirdiniz...
Yazının tamamını okumak için tıklayın...