Dolar/TL 13,45 ile tarihin en büyük yükselişlerinden birini gördü. Doların yükselmesiyle birlikte TL, TCMB'nin ilk faiz indirimi sinyalini verdiği Eylül ayı başından beri yüzde 30 civarında değer kaybetti. TL'nin yılbaşından beri değer kaybı yüzde 45 buldu.
TL'nin değer kaybının ardından Dünya Gazetesi'nden Barış Erkaya, dolar kurundaki dalgalanmayla birlikte borsa, dolar, yabancı üçgenindeki vurgunu şöyle sıraladı:
''HİSSE GETİRİSİ İŞİN VİTRİNİ''
Aslında mantık basit. Kendinizi üç beş günde ciddi kazançlar sağlamayı planlayan bir yabancı yatırımcının yerine koyun. İlgilendiğiniz ülkenin yerel para birimi, sizin dolarınız karşısında hızla değer kaybediyor. Örneğin yatırım için kullanacağınız 1 milyon dolarınız var. 13.5 TL’lik dolar kurundan elinizdeki dolarları bozduruyorsunuz: 13.5 milyon TL. Halihazırda fiyatı TL bazında zaten çok düşük olan örneğin X hisse senedinden hisse başına 7 TL’den 1 milyon 928 bin adet aldınız. Hisselerin fiyatı bu dönemde yüzde 4 yükseliş marjı yakaladı.
Elinizdeki hisselerin toplam değeri bu süre içerisinde 14 milyon TL oldu. Baktınız ki kur yeniden 11.59 TL’ye kadar inmiş. Hisselerin hepsini sattınız ve tekrar dolar aldınız. Artık 1 milyon 211 bin dolarınız var. Dünyanın hangi ülkesinde bir gün içerisinde dolar bazında yüzde 21’lik bir getiri elde edebilirdiniz? Dolar-borsa-yabancı üçgeninde şu sıralar dönen oyun tamamen bu. Bu yüzden Borsa İstanbul’un, dolarda, faizde yaşanan gelişmeleri umursamadığını iddia etmek safdillik olur. En azından bu sıralar Borsa İstanbul'da yüksek kısa vadeli kar peşinde koşan yabancı yatırımcılar olan biteni gayet umursuyor.
Umalım ki buna benzer, piyasanın da yerel para biriminin de istikrarını bozacak türden davranışlar daha da fazla tekrarlanmaz.