Manavgat’taki yangında çiftliği yanan Tuğba Özay, yardım çağrısı yaptığı video ile ilgili “Manken Tuğba Özay'ın bacak gösterip aldığı çiftliği de mi varmış?”şeklinde haber yapan Yeni Akit Gazetesi hakkında suç duyurusunda bulundu.
Tuğba Özay, avukatı Edip Önder ile Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelerek, yardım çağrısı yaptığı yayın ile ilgili yazılan bir habere ilişkin Yeni Akit Gazetesi hakkında suç duyurusunda bulundu.
Özay, daha sonra adliye önündeki meydanda basın açıklaması yaptı. Özay, "Çok büyük bir acı hepimiz için. Vatanını seven her yurttaş gibi, hele bir de o bölgenin insanı olarak kendimi çok yorgun, üzgün hissediyorum. Ülkenin gündemi bu kadar sıcakken açıkçası bir de kendimle ilgili gündem olmuş olmaktan dolayı da büyük utanç duyuyorum" dedi.
"HER AĞACINI, ÇİÇEĞİNİ SULADIĞIM BAHÇELERİM GİTTİ"
Felç geçirmekten kendisini doktorların kurtardığını belirten Tuğba Özay, "Bir yandan hakkımda yapılan linç kampanyasıyla mücadele etmek inanılır gibi değil ya? Felç olsaydım daha mı mutlu olacaktınız arkadaşlar? Allah korudu. Benim her gün ağacını, çiçeğini suladığım o bahçelerim gitti. İnsanlar evi yanmamış ki diyor, inanılır gibi değil. Ben o gün felç geçiriyordum. Hala daha kollarım mor bakın. Ben hiç kimseye yalan söylemedim. Beni doktorlarımız kurtardı. Kendimden geçmiştim. 14 sene içinde ikinci büyük yangın felaketi yaşamış bir insanım. İnsan çantasını kaybediyor, ayakkabısının topuğu kırılıyor da üzülüyor. Orada kilometre karelerce ormanlarımız yok oldu gitti. Binlerce vatandaşımız evsiz. Ülkece seferber olmalıyız. Kavga zamanı değil. Benim bu kadar daha üstüme gelmeyin. Bu kadar linci hak edecek ne yaptım ben ya? Ben sizin görmediğiniz neler yapıyorum şu anda" diye konuştu. Bütün gün hastanede müşahade altında olduğunu, yangının gelmesiyle hastanenin tahliye edildiğini anlatan Özay, yardımcısının çiftliğinin içindeki elektrik direklerinin devrilmesiyle çıkan sesten evin patladığını sandığını bunu kendisine haber verince de canlı yayında o anda sinir krizi geçirdiğini belirtti. Özay, açılışı iptal etmek istediğini söylediğini ancak "Hayat devam ediyor" denilerek teklifinin reddedildiğini de anlattı.
"GEÇMİŞ OLSUN DENİLECEĞİ YERDE BANA VURULUYOR"
Özay, "Bugün sosyal medyaya tabiatın kızı yazdığınızda bile sadece benim fotoğraflarım çıkar. Bu kadar iftira, bu kadar yalanın, bu kadar olmadığım şeylerin içinde olmuş gibi gösterilmek yordu arkadaşlar. O kadar güzel şeyler yapıyorum manşetlere taşımıyorsunuz, bu kadar mağduriyetimiz var, bunda da geçmiş olsun denileceği yerde, daha empatiyle yaklaşılacağı yerde yine ben suçlanıyorum, yine bana vuruluyor. Herkesi Allah'a havale ediyorum" dedi.
AVUKAT ÖNDER: "ŞİDDETKE KINIYORUZ"
Avukatı Edip Önder ise haberin "insanlık adına utanç verici olduğunu, kamuoyunu aydınlatıcı hiç özelliği olmadığını ve haber niteliği taşımadığını" belirterek suç içerdiğini söyledi. Önder, "halkı kin ve nefrete tahrik edici şekilde haberler yapmak, hakaret ve kadına şiddet içeren bir suç" olduğunu düşünerek suç duyurusunda bulunduklarını belirtti.
Avukat Edip Önder, son zamanlarda yaşanan kadına şiddet haberlerine dikkat çekerek "Özellikle bu tip haberlerin maalesef bu olaylara daha çok vesile olduğunu görüyoruz. Şiddetle kınıyoruz. Yaptığımız şikayetin sonuçsuz kalmayacağına inanıyoruz, Türk adaletine güveniyoruz. Tuğba hanımın namusu, haysiyeti, hepimizin şerefi bütün kadınların onurudur. Bu anlamda olaya bakmak lazım. Türkiye'nin ciğerleri yanıyorken 'Tuğba Hanım'ın bilmem ne yaparak almış olduğu çiftliği' 30 yıllık sanat hayatına da bir hakarettir. Bu anlamda da şiddetle kınadığımı belirtiyorum" dedi. Tuğba Özay ise yeniden söz alarak "Türkiye'yi sağduyuya davet ediyoruz. Ülkece seferber olmalıyız, vatanımızın yanında olmalıyız" dedi.