İklim değişikliği konusunda politikacıların ve toplum tüm kesiminin artık çok daha hızlı ve güçlü adımlar atması gerektiği açık. Bu adımlar sadece bir çevresel sürdürülebilirlik adımı değil; Time dergisi 15 Nisan 2021 tarihli sayısında; 2030 yılına kadar küresel bir gıda felaketi yaşanacağını ve “iklim her şeydir”kapağı ile çıktı. Ölü bir gezegende ekonominin varlığından söz edilemez; dolayısıyla liderlerin iklim konusunda kayıtsız kalma lüksü de yok.
Milliyet gazetesinden Servet Yıldırım bugün küresel ısınmaya dikkate çeken bir yazı kaleme aldı.
İşte o yazı...Dünya bir kısır döngüye girdi. Küresel ısınma arttıkça orman yangınları artıyor. Orman yangınları arttıkça da küresel ısınma artıyor.
Yangın genellikle durduk yerde kendi kendine çıkmaz. Yangın denilen felaket için doğru hava ve iklim koşulu, yanmaya müsait yakıt ve bir de kıvılcım gerekiyor. Kıvılcımların yüzde 80’den fazlasına ise insanlar neden oluyor. Ama kıvılcım çakılıp yangın başladıktan sonra artan sıcaklıklar ve kuru hava koşulları nedeniyle yangını söndürmek zorlaşıyor; yangın süreleri uzuyor; yangından etkilenen alanlar genişliyor. İşte küresel ısınma son günlerde boğuştuğumuz felaketlerin bu aşamasında devreye giriyor.
Artan sıcaklıklar yangına elverişli koşullar yaratıp, yangın mevsimini uzatıyor. Toprağın nemini azaltıyor. Ormanlardaki organik maddelerin ve tüm bitki örtüsünün daha kuru ve yanmaya uygun hale gelmesini sağlıyor. Kuru ve ölü bitkiler ise yangını hızlandıracak malzemeyi sağlıyor. Gerisi bir kıvılcıma kalıyor. Kıvılcım çakıyor; yangın başlıyor ve küresel ısınmanın yarattığı koşullar sonucu hızla yayılıyor. Normalde olması gerekenden daha geniş alanları kaplıyor.
Karasal alanlar üzerinde yaşayan türlerin yarıdan fazlasına yaşanabilir ortam sunmanın yanı sıra ormanlar, bitki örtüsünde ve toprakta karbon depolayarak atmosferdeki karbon dengesini düzenliyor. Ancak yangında ormanda depolanan karbon ve bitki örtüsü yanarken, karbondioksit, metan, karbon monoksit, azot dioksit ve diğer azot oksitleri serbest kalarak atmosfere karışıyor. Atmosferde sera gazlarının artması küresel ısınmayı daha da arttırıyor. Sıcaklıkların yükselmesine neden oluyor. Bu durum ise orman yangınlarını tetikleyen ya da kolaylaştıran koşulların daha da artmasını sağlıyor. Yeni yangınlar çıkıyor, döngü böylece devam ediyor.
Kaynak: Milliyet- Servet Yıldırım