Bolu Kartalkaya'da 78 kişinin hayatını kaybettiği otel yangını faciasına ilişkin davanın ilk duruşması, bugün görülüyor. Yangın faciasında 8 yakınını kaybeden avukat Yüksel Gültekin, duruşmada cübbesini çıkararak yaptığı konuşmada, "Merhametsizlere sormak istiyorum. 2 arabayı kurtarırken kapıları açmayıp, o insanların evlatlarının ölmesine nasıl razı oluyorsunuz?" dedi. Gültekin, "Olay karşısında beyanda bulunurken, gerçek dışı konuşacak ve sahte gözyaşı dökecek bu sanıkların sözlerini kaldıramayacağım" diyerek duruşma salonundan ayrıldı.

Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel yangınına ilişkin, aralarında otelin sahibi ve belediye yetkililerinin de bulunduğu 19'u tutuklu 32 sanık hakim karşısına çıktı. 21 Ocak'ta çıkan ve 78 kişinin hayatını kaybettiği, 133 kişinin yaralandığı yangın faciasına ilişkin, 13 sanık hakkında 1998'er yıla, 19 sanık hakkında ise 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası isteniyor. İşte duruşmadan detaylar...
SAVUNMALAR BAŞLADI
Bolu’da, 78 kişinin hayatını kaybettiği Grand Kartal Otel yangının duruşması, verilen aranın ardından yeniden başladı. Grand Kartal Otel’in sahiplerinin diğer oteli olan Gazelle Resort Otel’in Müdürü tutuklu sanık Ahmet Demir’in savunması alındı.
"ORADA YİTİRİLEN HER CAN İÇİN GECELERCE UYKUSUZ KALDIM"
Ağlayarak savunma yapan Ahmet Demir, “Samimi duygularımla yaşadığım üzüntüyü paylaşmak istiyorum. Orada yitirilen her can için gecelerce uykusuz kaldım. Hala aklımdan çıkmıyor. Gözyaşı döküyorum. Hepimizin ailesi, evladı var. Olmasa bile vicdan taşıyoruz. Giden canları geri getiremeyiz ama acısını yaşıyoruz. Ölenlere rahmet yaralılara şifa diliyorum. Allah milletimize böyle acılar yaşatmasın” dedi.
"SEN DE YANIP GEBERSEYDİN KEŞKE"
Bu sırada duruşma salonundan bir kişi “Sen de yanıp geberseydin keşke” diye bağırdı.

"O OTELDE BİR SORUMLULUĞUM YOKTUR"
Savunmasına devam eden Demir, “Otel sahiplerini iyi tanıyan biriyim. Ailenin hiçbir ferdinin bile isteye birinin zarar görmesine göz yumması olası değildir. Bildiğiniz gibi aile ile aynı çatı altında birkaç otel bulunmaktadır. Oteller aynı aileye ait olduğundan personel birbirine yardımcı olmaktadır. Ama resmi olarak bir görev yükümlülüğü yoktur. Ben Gazelle Otel’de müdürüm. Grand Kartal Otel’de herhangi bir yetki ve sorumluluğum yoktur. Kimse kimsenin yönetimine karışmadığı gibi sorumluluğunu da almaz. Grand Kartal Otel’in sorumlularından olduğuma dair herhangi bir belge yoktur. Telefonumun sinyalleri incelendiğinde çalıştığım otelde sinyal vermektedir. Grand Kartal Otel’de çok nadir ziyarete gittiğim de sinyallerde görülebilir. O otelde bir sorumluluğum yoktur. Ben telefonla aranmadım, mesaj atılmadı, bana o otelle ilgili bilgi verilmedi. Yöneticisi olsam bana bu bilgi verilirdi” dedi.
Mahkeme Başkanının, Grand Kartal Otel’in Muhasebe Müdürü Kadir Özdemir’in yangın raporu eksiklikleriyle ilgili kendisine bir şey sorup sormadığıyla ilgili soruya Ahmet Demir, “Hayır, beni aramadı. Evrak içeriğine vakıf değilim, evrakın hazırlanması adına hatır için Bolu Belediye Başkan Yardımcısı Sedat Gülener ile bir telefon görüşmesi yaptım. Sedat Gülener, hafta içinde gerekli arkadaşlara ileteceğini söyledi. Yılbaşına doğru bana döndü ve işleminiz tamam dedi. Ne işlem olduğunu bilmiyorum. İddiaları kabul etmiyorum. İşlemin sonuçlandığını Kadir mi Sedat mı söyledi net hatırlamıyorum. İtfaiye Müdürü Kenan Coşkun, yangın raporuyla ilgili telefonda, ‘hafta içinde soralım bilgi veririz’ dedi. Kadir Özdemir’in sunduğu bir başvuru var, yıl sonu gelmeden bitebilir mi diye sordum” diye cevap verdi.
8 YAKININI KAYBEDEN AVUKAT, CÜBBESİNİ ÇIKARARAK KONUŞTU
Bolu'daki otel yangınında oğulları Bilal Gültekin, Enes Gültekin, kızı Rümeysa Gültekin, gelini Sena Gültekin ve 4 torunu olmak üzere toplamda 8 yakınını kaybeden avukat Yüksel Gültekin, sanıkların kimlik tespiti başlamadan önce mahkeme heyetinden kısa bir söz hakkı istedi.
Avukat Gültekin, cübbesini çıkararak yaptığı konuşmada, "Hayatta 8 evladının arkasından, duruşmalarında avukat olmak varmış. Avukat olarak konuşmayacağım için cübbemi çıkarıyorum. Gelerek destek verenlere teşekkür ediyorum. Davanın siyasileşmesini istemiyorum. Avukat olarak davanın kişiselliğine inanıyorum. Bu meseleyi siyasallaştırmayalım. Yargılama süresince mahkemeyi rahat bırakalım. 78 candan Bilal'imi kaybettim. Boğaziçi mezunuydu. Kurduğu şirketle ihracat yapan vergi veren biriydi. Gelinim Zehra, ODTÜ İşletme mezunuydu. Türk Hava Yolları'nda çalışıyordu. Maaşından burs verdiği 18 kişi çıktı. Kızım Rümeysa 15 yıllık eczacıydı, doktordu. Torunlarım 11, 8, 5 ve 2,5 yaşındaydı" dedi.
"MERHAMETSİZLERE SORMAK İSTİYORUM"
Avukat Gültekin, "Merhametsizlere sormak istiyorum. 2 arabayı kurtarırken kapıları açmayıp, o insanların evlatlarının ölmesine nasıl razı oluyorsunuz? Ceza almanız için elimizden geleni yapacağız. Biz bu dünyanın tek olduğuna inanmıyoruz. Öte dünyada da iki elimiz yakanızdadır. Mahkemenin vereceği cezayı bilmem ama vicdanınızdan kurtulamayacaksınız. Buraya getirilen sanıklar, sorumluların bir kısmıdır. Turizm Bakanlığı yetkilileri dışarıdadır. Bu engeli de aşacağız inşallah. Bu merhametsiz yürekleri alıp, yargının karşısına çıkaracağız. Adaletin tecelli edeceğine inancım tamdır." dedi.
DURUŞMA SALONUNDAN AYRILDI
Olay karşısında beyanda bulunurken, gerçek dışı konuşacak ve sahte gözyaşı dökecek bu sanıkların sözlerini kaldıramayacağım. Duruşma salonundan ayrılmak istiyoruz" diye konuştu. Gültekin ve diğer yakınları, daha sonra salondan ayrıldı.
CHP lideri Özgür Özel de Kartalkaya davasını takip ediyor. Özgür Özel, burada bir basın açıklaması yaptı.
Dava sürecine ilişkin konuşan Özel, "Sanıkların bir kısmı hakim karşısında ama esas sanık olması gereken kişiler bugün hakim karşısında değil. Bunun bir tanesi sorumlusu var o da Turizm Bakanı. Savcı diyor ki 'benim şu kamu görevlilerini de yargılamam lazım' Turizm Bakanı izin verecek, vermiyor. Neden vermiyor? Çorabın söküğünü bir eline tutarsa çektikçe çektikçe bana kadar gelir diyor bunu biliyor Turizm Bakanı..." dedi.
