Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, KKTC Cumhuriyet Yerleşkesi Açılış Töreni'nde açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Burası aynı zamanda haksızlık ve hukuksuzluklar karşısında bir devletin var olma iradesinin tezahürüdür. Türkiye ve Kuzey Kıbrıs'ımızın kader ortaklığının da bir göstergesidir" dedi. Erdoğan, "Türkiye'nin dün olduğu gibi bugün ve yarın da ihtiyaç duyacağınız her anda daima yanınızda olacağını bilmenizi istiyorum. Türk dünyasıyla ilişkilerin güçlendirilmesinden, Kıbrıs Türk halkına yönelik haksız izolasyonun kaldırılmasına kadar her alanda desteğimizi çok güçlü biçimde devam ettireceğiz" ifadelerini kullandı.
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları:
Buradan sizlerin vasıtasıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin dört bir yanındaki kardeşlerime selamlarımı yolluyorum. Sağlam devlet, saygın gelecek şiarıyla bu topraklara kazandırdığımız muazzam eserlerin açılışını gerçekleştiriyoruz.

Bu eserlerin her bir tuğlasında işçilerimizin altın teri, her tasarımında mimarlarımızın vizyonu her detayında ise mühendislerimizin yeteneği var. Her bir detayında bu toprakların özgürlük ve mücadele ruhu var. TOKİ'mizin onlarca yıllık tecrübesiyle Kıbrıs Türk'ünün iradesi birleşti ortaya böyle muhteşem bir eser çıktı. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Devleti'nin gücüne yakışır bu yerleşkenin hayırlı olmasını diliyorum.
GÖZLERİNİ KİN BÜRÜMÜŞLER
Bu topraklar şanlı mazimizin, mücadele ruhumuzun ve köklü mirasımızın çok büyük bir nişanesidir. Şunu burada bir kez daha açık açık söylemek istiyorum 500 yılı aşkın süredir kök saldığı adada dilini, dinini, kültürünü, kahramanca muhafaza eden Kıbrıs Türk halkı geleceğe güven ve umutla bakmayı herkesten çok hak etmektedir. Anck bu davada önümüze taş koymak isteyenler olduğunu biliyoruz. Ellerinden gelse Türkü adadan hatta Anadolu'dan dahi kovacak kadar gözlerini kin ve nefret bürüyenlerin olduğunu hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunlar hiçbir zaman durmadılar. Kıbrıs Türkü kardeşlerimize eski acıları tekrar yaşatma heveslerinden asla vazgeçmeyecekler.
TUZAĞA DÜŞMEYECEĞİZ
KKTC'nin gelişen ekonomisini, güçlenen altyapısını, uluslararası camiada yükselen görünürlüğünü kıskananlar ellerinden geleni yapıyorlar. Yatırımcılara gözdağı vermekten tüm tuşlara birden basıyorlar. Kirli bir oyun oynuyorlar. Biz bu oyunu ülkemizde özellikle kritik kavşaklarda gördük. Mezhep ve köken üzerinden insanlarımızı kutuplaştırmaya özellikle de siyasette gerilim tırmandırmaya çalıştılar. Benzer bir senaryonun burada da sahnelenmek istendiği açıktır. Kıbrıs Türkü kardeşlerim ferasetleriyle oynanmak istenen kirli oyunun gayet farkındadır. Hiçbirimiz bu tuzağa düşmeyeceğiz.
SOYADIMIZ KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ'DİR
Ömrünün neredeyse 50 yılı siyasette geçen devlet adamı olarak hep şunu söyledim. Siyasi partilerimiz, hayat tarzlarımız farklı olabilir. Bizleri bir arada tutan ortak paydamız ve hedeflerimiz aynıdır. Adlarımız farklı olsa da söz konusu Kıbrıs davası olunca soyadımız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'dir.
MEVZU BAHİS DAHİ OLAMAZ
Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını koruma noktasında 86 milyonun tamamı da aynı hassasiyete sahiptir. Kıbrıs Türk'ünün kalkınmasının önüne set çekmek için yanıp tutuşanlar karşılarında Türkiye'nin dayanışmasını bulacaktır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti garantör ülke Türkiye'nin desteğiyle ilelebet payidar olacaktır. Kıbrıs Türk'ünün maruz bırakıldığı haksız izolasyon son bulmadıkça adaya adil, kalıcı, sürdürülebilir ve adanın gerçeklerine uygun çözüm gelmedikçe bizim Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni muhattap almamız, ticaret yapmamız, mevzu bahis dahi olamaz.
ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜN BEDELİNİ HİÇ KİMSE KIBRIS TÜRK'ÜNE ÖDETEMEZ
Yüz yıllardır aynı adayı paylaştığı Kıbrıs Türk'ünü eşit görmeyen kibirli zihniyetin kendini Türkiye ile denk görme ve gösterme çabaları beyhudedir. Kıbrıs'ta çözümsüzlüğünün bedelini, artık hiç kimse Kıbrıs Türk'üne ödetemez. Kıbrıs Türk halkı bugüne kadar iyi niyetini defalarca göstermiştir. Rum yönetiminin federasyon tezini bugün savunmasının tek sebebi Türk tarafını masaya hapsetmek ve Kıbrıs Türk halkının egemenlik haklarını gasbetmektir. İki devletli çözüm KKTC ve Türkiye'nin ortak vizyondur. Yeni bir müzakere süreci olacaksa bundan böyle iki toplum arasında değil egemen eşitlik içinde iki devlet arasında yürütülecektir. Biz Kıbrıs meselesinin çözümünün bu yoldan geçtiğine inanıyoruz.