Uzman Psikolog Esra Tanrıverdi yazdı…
Amerikan Hastanesi’nin başhekimi Dr. İsmail Bozkurt’un ani kaybı, sağlıklı bir bedenin her zaman kalp krizinden korunmayı garanti etmediğini bir kez daha hatırlattı. Beden sağlığına özen göstermiş, düzenli kontrollerini yaptırmış ve fiziksel anlamda güçlü bir yapıya sahip biri bile, eğer psikolojik açıdan zorlanıyorsa, strese ve travmalara açık bir durumda olabiliyor.
Kalp krizi, tıbbi bir olay olmanın ötesinde, psikolojik, duygusal ve sosyal boyutları olan bir sağlık sorunu. Beden sağlığına ne kadar önem verirsek verelim, ruh sağlığını ihmal ettiğimizde bu denge bozuluyor. Ruh ve beden bir bütündür; birbirlerini sürekli etkileyen iki parçamızdır.
Stres ve Kalp Krizi İlişkisi
Psikolojik araştırmalar, kronik stresin kalp damar hastalıklarını tetiklediğini göstermektedir. Stres hormonu olarak bilinen kortizol, uzun süre yüksek seviyelerde kaldığında kalp ve damar sağlığını olumsuz etkiler. Travmatik olaylar, yoğun kaygılar ve bastırılmış duygular da bu süreci hızlandırabilir. Dünya Sağlık Örgütü, duygusal yüklerin ve yaşam memnuniyetinin sağlık üzerindeki doğrudan etkisine dikkat çekmiştir.
Antik Yunan filozofu Sokrates, “Ruhunu iyileştirmeden bedenini iyileştirmeye çalışma”, diyerek ruhun sağlıklı bir bedene etkisini vurgulamıştır. Descartes ise zihin ve bedenin ayrı olduğunu savunmuş olsa da, modern psikoloji ve tıp, bu iki yapının birbirine sıkı sıkıya bağlı olduğunu defalarca kanıtladı. Ruhsal çatışmalar ve çözülmemiş duygusal sorunlar, bir insanın en sağlam bedenini bile çöküşe götürebilir.
Psikolojik Sağlamlık Neden Önemlidir?
Psikolojik sağlamlık, stres ve travmalar karşısında direnç gösterebilme kapasitesidir. Bu özellik, sadece ruhsal huzur için değil, aynı zamanda fiziksel sağlık için de kritik öneme sahiptir. Çünkü iç huzuru olmayan bir insanın bedeninde en ufak bir olumsuzluk büyük bir hastalığa dönüşebilir.
Unutulmamalıdır ki, bedenimize ne kadar iyi bakarsak bakalım, ruhumuzu ihmal ettiğimizde o bedenin dayanıklılığı sınırlı kalır. Marcus Aurelius’un şu sözü konuyu özetler nitelikte: “Zihin insanı zayıflatabilir de güçlendirebilir de.” Eğer zihnimizi ve ruhumuzu beslemezsek, stres ve travmalar bedenimiz üzerinde kaçınılmaz bir baskı yaratır.
Kalbiniz güçlü olabilir, bedeniniz sağlıklı olabilir, ancak ruhunuz sıkıntılarla boğuşuyorsa her şey bir anda altüst olur. Ruhunuzu da bedeniniz gibi beslemeyi unutmayın.