AK Parti’de atanmış-seçilmiş tartışmasının büyüdüğünü dile getiren Nuray Babacan, bu tartışmaların ana nedenlerine dair kulisleri aktardığı yazısında “Bunlar yetmezmiş gibi, halen faaliyet gösteren 9 ayrı cumhurbaşkanlığı politika kuruluna iki yeni kurulun ekleneceği iddiası, parti grubunun ve genel merkezin iyice zayıflatılacağı gerekçesiyle tepki çekti” ifadelerini kullandı.
Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan, AK Parti’de atanmış-seçilmiş tartışmasının büyüdüğünü dile getirdi. Bu tartışmaların altında “Parti sözcülerinin yerine açıklama yapan cumhurbaşkanlığı danışmanları, bakanları saraya çağırıp masanın başına oturarak toplantı yapanlar, genel merkez ve parti grubunun haberi olmadan yapılan çalışmalar, özellikle kamu kurumları ve bağlı kuruluşlarda yapılacak atamalarda söz sahibi olan danışmanlar, yönetim kurulu üyeliklerinin bu amaçla kullanılması” gibi nedenlerin olduğuna dair kulisleri aktaran Nuray Babacan, şöyle devam etti:
“Bunlar yetmezmiş gibi, halen faaliyet gösteren 9 ayrı cumhurbaşkanlığı politika kuruluna iki yeni kurulun ekleneceği iddiası, parti grubunun ve genel merkezin iyice zayıflatılacağı gerekçesiyle tepki çekti.”
Babacan, bazı bakan ve parti yöneticilerinin ‘uygulanan parti politikalarına’ ters düşen danışmanların görevden alınmasını beklediği sırada tam tersi kararların alınmasının da sorun oluştuğunu ekledi.
Babacan’ın ‘AKP’de yetki ve güç tartışması SARAY- PARTİ ÇEKİŞMESİ’ başlıklı yazısından ilgili bölüm şöyle:
Yeni yönetim sisteminin oluşturduğu üçlü yapı, birbiriyle bir türlü senkron oluşturamadı. ‘Parti grubu, genel merkez yönetimi ve saray ekibi’ yetki ve güç yüzünden sürekli birbiriyle çekişti. Partiyle grup arasında uyum sağlanırken, sarayla aynısı olmadı. Atanmış-seçilmiş tartışması büyüdü. Bütün bunlar kamuoyunun önünde yaşanırken, bu sorunlara parmak basan gazetecileri mimleyip, susturmaya çalışmak sıradanlaştı.
SORUNUN NEDENLERİ
Kulislere göre, bu tartışmaların ana nedenleri; ‘parti sözcülerinin yerine açıklama yapan cumhurbaşkanlığı danışmanları, bakanları saraya çağırıp masanın başına oturarak toplantı yapanlar, genel merkez ve parti grubunun haberi olmadan yapılan çalışmalar, özellikle kamu kurumları ve bağlı kuruluşlarda yapılacak atamalarda söz sahibi olan danışmanlar, yönetim kurulu üyeliklerinin bu amaçla kullanılması…’
YENİ KURULLAR MI?
Bunlar yetmezmiş gibi, halen faaliyet gösteren 9 ayrı cumhurbaşkanlığı politika kuruluna iki yeni kurulun ekleneceği iddiası, parti grubunun ve genel merkezin iyice zayıflatılacağı gerekçesiyle tepki çekti.
Sadece bu açıdan değil, ekonomik krizin en şiddetli yaşandığı günlerde cumhurbaşkanlığının harcamalarının her gün muhalefet tarafından konu edildiği sırada, en az 20 kişilik yeni kadronun oluşturulmasının izah güçlüğü de tartışmaya neden oldu. Bütün bu gerekçelerle kurulların oluşturulmasının şimdilik askıya alındığı iddia ediliyor.
HAYAL KIRIKLIĞI YARATTI
Bazı bakan ve parti yöneticilerinin ‘uygulanan parti politikalarına’ ters düşen danışmanların görevden alınacağını beklediği sırada tam tersi kararların sorun oluşturduğu anlatılıyor. Aynen normalleşme ve yenilenme bekleyenler de olduğu gibi.
