MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "Herkes dikkat etsin, bugünkü kurşun gibi ağır ortamda yayı gerilmiş ok gibiyiz" sözleriyle hedef aldığı DEM Parti, bugün de İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in gündemindeydi. İyi Parti lideri, "Adı sürekli değişen, terörist başına duyduğu sevdası bir türlü değişmeyen sözde siyasi partinin siyasi meşruiyeti yoktur" ifadelerini kullandı.
Partisinin haftalık grup toplantısında konuşan Akşener, muhalefete ve iktidara da yüklendi. Milletin iki yumruk arasında sıkıştığını savunan Akşener, "Seçimde hem iktidar hem muhalefetin kulağını çekecek, o yüzden bayrağı biz devralacağız." dedi.
Akşener'in açıklamalarından satır başları şöyle:
"30 Aralık'ta Sinan Ateş'in katledilişinin sene-i devriyesi. Bir yıl boyunca katillerinin kim olduğu bir türlü bulunamadı. Umarım bundan sonra ortaya çıkar. Ayşe Ateş sadece katledildiği gün acısını paylaşacağı bir açıklama yapacak. İyi Parti kimliğiyle değil, arkadaşlarımın orada bulunmasını talep ediyorum. İnsan olarak orada olacaksınız. Mekanı cennet olsun Ateş'in. Bir yıl sonra bizlerin gayretiyle de katledenler ortaya çıkarılabilir.
Terörle mücadelede bile hasametin arkasına sığınan bir güçle mücadele ediyoruz. Terörü bitirdik diye millete yalan söyleyen bir büyük basiretsizlikle mücadele ediyoruz. Sadece iktidarla değil haine hain diyemeyen riyakarlarla da, koltuk meraklısı fırsatçılarla da mücadele ediyoruz. Adı sürekli değişen, terörist başına duyduğu sevdası bir türlü değişmeyen sözde siyasi partinin siyasi meşruiyeti yoktur." Terörü aklamaya kalkanların gazi meclisimizde yeri yoktur. Öcalan kürtlerin bir değeridir diye yapılan açıklamaların da bu vatanın hiçbir evladında karşılığı yoktur. Kürtler, elinde on binlerin kanı olan bir teröristle bile anılamayacak değerlidir. Kürtler bu ülkenin has ve şerefli evlatlarıdır. Belli ki unutulmuş. Kürtlerin bir değeri diye anılmak istenen bu cani, binlerce masumun canına kıydı. Bu mudur Kürtlerin değeri? Bu cani beşikte uyuyan bebekleri katletti.
Buradaki asıl sorun ne Türkiye ile ne Türk milleti ne de Kürtlerle hiçbir bağlantısı bu uzaktan kumandalı değil, bunlara bu cüreti verenler. Asıl sorun, bir belediye kazanmak uğruna teröristin mektubunu okutanlardır. Oy uğruna şekilden şekile giren partiler, kimi kapının arkasında kimi de kapının önünde yapılan diplomasiler, her seçim öncesinde kapılarında paspas olan siyasetçilerdir.
Buradan iktidara seslenmek istiyorum. Önümüzde yerel seçimler var. Madem terörle mücadele etmek istiyorsunuz, terörle iltisaklı kişilere engel olun. Samimiyseniz kayyum meselesi üzerinden gizli pazarlıkları bırakın. Milletimizi karagöz hacivat oyunuyla oyalamayın. Bir kişinin aday olması içinden güvenlik soruşturması var. Önümüzdeki seçimler bir milat olsun. YSK milletimizin önüne terörle iltisaklı kişileri çıkarmasın. 31 Mart’ta Yüksek Seçim Kurulu milletimizin önüne, terörle iltisaklı adayları çıkartmasın. Seçimlerden sonra yaptığınız, 'derinlikli' soruşturmaları bu sefer, seçimlerden önce yapın. Biz varız hodri meydan.
Bir yanda DEM'lilere sevimli görünmek için çabalayanlar, HÜDAPARlılara anayasa konuşmasına susanlar var. Herkes sussa da biz İyi Parti olarak asla susmayacağız. Bu ikiyüzlü tiyatroya asla sessiz kalmayacağız. Devletimizin bütünlüğüne Türklüğümüze dil uzattırmayacağız. Türk Millelti için vasata mahkumiyet bitmiştir. Seçim için yalakalık yapanların devri bitmiştir. Haine hainliğini, çakalın çakallığını teslim etme vaktidir.
Milli Eğitim Bakanı'na tepki
"Çocuklarımızın eşit şartlarda yetişmesini sağlamak, çağın gereklerine göre eğitim vermek şarttır. Milletin istikbali için hayati öneme sahip bir sorumluluk cemaatlere devredildiğinde ne olur biliyor musunuz? Ortaya paralel bir eğitim sistemi çıkar. Tercih hakkı çocuğun elinden alınır, cemaatin eline teslim edilir. Siz belli ki yaşadıklarımızı çabuk unutmuşsunuz. FETÖ sınavından belli ki siz hiç ders almamışsınız. Belli ki kendinize hiç vazife çıkartmamışsınız. Gerçekten kendisini dinlediğimde inanamadım. Tahmininizden öte berbat bir durum.
2024 bütçe eleştirisi
Türkiye artık cari fazla verecek derken, cari açık rekor olarak gerçekleşti. İnat ve yanlış politikalar milletimizi fakirleştirdi. Türkiye 2.dünya savaşında bile görülmeyen gıda krizine girdi. 2023 yılı bütçe açığı 1 trilyon 600 küsüre çıkartıldı. İşte 2024 yılı bütçesi bu şartlar altında hazırlanıldı ve geçirildi. 2024 yılı bütçe harcamaları 11 trilyon 89 milyar lira. Öyle bir açık verilmiş ki en yüksek seviye. Tarımsal destek için harcanan ödenek sadece 91 milyar lira. Çiftçiye ne halin varsa gör deniliyor. Emekliler açlık sınırının yarısı kadar aylık alıyor. 14 mayıs seçimleri öncesinde memurlara ne verdiysek aynısını emeklilere de vereceğiz diyen Erdoğan tüm sözleri unutmuş. Bu bütçede kadın da yok, ayrılan ödenek sadece 3 .8 milyar lira. Öğrencilerimizin yaşadığı burs ve yurt sorunları da yok.
Bayrağımızı biz devralacağız. Milletimiz iki yumruk arasına sıkışmış durumda. Hem iktidar hem muhalefetin kulağını çekecek, o yüzden bayrağı biz devralacağız. Kurulduğumuz günden beri çoraklaştıran siyasete yeniden canlılık kattık. Önüne her gelene "evet efendim" ve reddeden anlayıştan yana olmadık. Kimse kusura bakmasın rahatsız edeceğiz. C. Sayemizde makamları mevkileri ceplerinde görenlerin kimyalarını bozduk. Operasyonların dümenlerin arkı arkası kesilmiyor çünkü korkuyorlar. Ne kadar önemsiz görmüşler bizi. Çünkü biz şahinler ordusuyuz. Bu yüzden dik durur, yürür, doğruyu söyleriz.