The Economist dergisi 14 Mayıs seçimlerini kapağına taşıdı. Derginin son sayısı '2023'ün en önemli seçimi' kapağı ile çıkarken konu ile ilgili kaleme alınan yazıda muhalefetin olası zaferinin ekonomik ve siyasi açıdan büyük bir kırılma yaratacağı belirtildi.
İngiliz ekonomi ve politika dergisi The Economist, son sayısının kapağını 14 Mayıs’ta Türkiye’de yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimlerine ayırdı.
‘2023’ün en önemli seçimi’ başlığı ile çıkan dergi, seçimlerle ilgili bir yazı da kaleme aldı.
Yazıda, “(Erdoğan) kaybederse, küresel sonuçları olan çarpıcı bir siyasi dönüş olur. Türk halkı daha özgür, daha az korkusuz ve -zamanla- daha müreffeh olacaktır. Yeni bir hükümet, Batı ile yıpranmış ilişkileri onaracaktır” ifadelerine yer verildi.
Makalede Erdoğan’ın ekonomi politikalarının en çok sıradan Türklere zarar verdiği belirtildi. Analizde Erdoğan’ın 2 yıl içinde 2 merkez bankası başkanını görevden aldığı ve damadını maliye bakanı yaptığı hatırlatıldı ve cumhurbaşkanının o zamandan beri bankayı gevşek para politikası yürütmeye mecbur ettiği aktarıldı.
EKONOMİ POLİTİKALARI ENFLASYONU YÜKSELTTİ
Analizde bu durumun büyümeyi sağlam tuttuğu ancak geçen yıl yüzde 86 ile zirve yapan ve şuanda yüzde 40’ın üzerinde olan bir enflasyona yol açtığı belirtilirken seçmenlerin soğan fiyatlarının iki yılda on kat arttığından yakındığı da anlatıldı.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimleri kazandığı takdirde bankanın bağımsızlığını geri getirme ve enflasyonu tek hanelere indirme sözünün yer aldığı yazıda, “Bu durum yabancı yatırımdaki çöküşü de tersine çevirebilir. Ancak düzeltilmesi gereken sadece ekonomi değil” ifadeleri yer aldı.
‘BATI İLE İLİŞKİLER DÜZELİR’
Muhalefetin seçimleri kazanması halinde Türkiye'nin batı ile ilişkilerinin de düzeleceği görüşünün yer aldığı yazıda konuya ilişkin şu ifadelere yer verildi:
“Bir muhalefet zaferi, Türkiye’nin komşuları için iyi olacak ve Batı için çok büyük bir jeopolitik değer taşıyacak.
Türkiye bugünlerde Avrupa’nın geri kalanından neredeyse tamamen uzaklaşmış durumda. Ancak kağıt üstünde hâlâ AB’ye katılmaya aday. Bu asla gerçekleşmeyebilir ama Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı olması durumunda Avrupa, Türkler için uzun süredir askıya alınan bir vize programını yeniden canlandırarak, Türkiye’nin AB’nin ortak pazarına erişimini iyileştirerek ve dış politikada daha yakın işbirliği yaparak yanıt vermeli.”
‘NATO VE ABD İLE İLİŞKİLER DÜZELİR’
Yazıda ayrıca seçimleri muhalefetin kazanması halinde NATO ve ABD ile ilişkilerin de düzelebileceği belirtildi. The Economist, son olarak şu ifadelere yer verdi:
(Millet ittifakı) Kazanırsa, Türkiye, Avrupa ve gerçek demokrasi için küresel mücadele için çok büyük bir an olur. Erdoğan, göreve geldiği ilk yıllarda bazı iyi şeyler yaptı, ancak sürekli olarak aşırı güç birikimi, muhakemesini gölgeledi. Bu nedenle bir sonraki cumhurbaşkanı olması için Kılıçdaroğlu’nu destekliyoruz.”