Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Seçimden sonra yeni Meclis'in yasama faaliyetlerine başlamasıyla 7 bin 500 liranın üzerinde emekli maaşı alanları sevindirecek haberi milletimizle paylaşacağız" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Memur-Sen Genel Kurulu'nda konuştu. Erdoğan, "Memur Sen Konfederasyonu'nun değerli yöneticileri, kıymetli gençler, hanımefendiler beyefendiler sizleri hürmetle selamlıyorum. Ülkemizin dört bir yanında emek mücadelesi veren kardeşlerime selamlarımı gönderiyorum. Tüm çalışanlarımızın 1 Mayıs Emek Bayramı'nı tebrik ediyorum. Polis memuru Özgür Barçın evladımıza ve Resul Barutçu evladımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Tüm kamu personelimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu vesile ile Memur Sen kurucusu Mehmet Akif İnan'ı rahmetle yad ediyorum. Akif ağabey destan yazan sembol isimlerden biriydi. Memur Sen gibi önemli bir müessese bıraktı." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Kuruluşundan bugüne geçen 28 yıllık sürece haktan, adaletten, milli iradeden yana taraf olmuştur, vesayetçilerin tehditlerine boyun eğmemiştir. Bir vicdan hareketi olmuştur. Ülkemizle birlikte dünyanın dört bir yanında hakları çiğnenenlere de kol kanat germiştir. Haşhaşi bozuntuları ile mücadelede yanımızda olan Memur Sen'e teşekkür ediyorum. Bu geleneğin daha da güçlendirilerek gelecek nesillere taşınması önemlidir. Rabbim hepimize Akif İnan gibi hayat yaşamayı nasip etsin.
Sivil toplum kuruluşlarımızın nasıl bir boşluğu doldurduğuna 6 Şubat'ta bir kez daha şahit olduk. Memur Sen seferberlik ruhu ile hareket etti. Arama kurtarma ekibi gece gündüz çalışarak pek çok insanımızı enkazdan canlı çıkardı. Her alanda Memur Sen'li kardeşlerimiz depremzedelerimizin yanında oldu. Kimileri de şov yapmanın peşinde koştu. Canımız yanarken devleti özellikle suçladılar, yıkıntılar başında bol bol poz verdiler. İşleri bitince orayı terk ettiler. Biz ise halen sahadayız. Son olarak İlham Aliyev ile Akif İnan'ın da memleketi sayılan K.Maraş'ta afet konutlarımızın temelini attık. Bin konutumuzun temelini Aliyev kardeşimiz ile attık. Bu konutların yanında okulu, camisi, sosyal donatı alanları var. Bunlar durup dururken olmadı.
650 bin konut ve köy evimizi tamamlayacağız. Evi yıkılan kardeşlerimizi yeni yuvalarına kavuşturana kadar durmayacağız. Millet devlet olarak inancımız, engelleri aşma kararlılığımız hepsinden daha güçlüdür. Marmara depremi sonrasında yaşadıklarımızı hatırlayın. Kimdi onlar, şu anki CHP. Ne yaptı onlar? Ortada yönetim diye bir şey yoktu. Ülke sadece can kayıplarında ezilmedi, ekonomik olarak da dar boğaza girdi, emekli memur maaşları dışarıdan gelen paralarla ödendi. Dışarıdan 300 milyar Dolar getireceğim yalanını atanlar o günlerde IMF komiserlerinin çantacılığını yapıyordu. Halef selef olduklarınız niçin o zaman size bir kuruş para vermediler. Davos'tayız, o zaman Bebecen benim bakanım. Kendilerine (IMF) dedim ki Türkiye'den alacaklarınızı alıyor musunuz, dedim; alıyoruz dediler. Türkiye'den alacaklarınızı alırsınız ama Türkiye'yi siz yönetemezsiniz, ben yönetirim dedim. IMF'e olan borcumuzu bitirdik ve ilişiğimizi kestik.
Bay bay Kemal'in bir sözcüsü var, İP'in de bir ismi var, IMF'in temsilcileri ile toplantı yaptılar. Sıkıntıdaymışız... Bizim böyle bir şeye ihtiyacımız yok, dedik. Geldikleri gibi döndüler. Esrar kaçakçılarının Londra'ya götürdüğü paralardan 300 milyar dolar alacak herhalde. Başka türlü gelmez. Biz geldiğimizde Döviz rezervi 28 milyar dolardı şimdi 122 milyar dolar döviz rezervimiz var. Ben size yalanı asla tavsiye edemem. Bu millet doğruluk üzerinde ayakta durmuştur.
Asrın felaketine maruz kalsak da milletimizi de devletimizi de enkazda bırakmadık.
Hane desteği, taşınma, kira ve vefat edenlerin yakınlarına olmak üzere 30 milyar lira ödeme yaptık. Kalıcı konutların inşası için kolları sıvadık. Bayramdan önce evlerimizi teslim etmeye başladık. Felaket bölgesindeki insanımız devletine güveniyor. Hiçbir vatandaşımız bir sene içinde yeni yuvasına kavuşacağından asla şüphe duymuyor.
Konutlardaki tüm doğal gaz faturalarını ücretsiz yaptık. Milletimizin tüm fertlerine hayırlı uğurlu olsun.
Cumhuriyet tarihinin en büyük atamalarını yapıyoruz. Emeklilikte yaşı bekleyen 2 milyon kardeşimizin taleplerini yerine getirdik. En düşük emekli maaşını 7500 liraya çıkardık, bayram ikramiyelerini 2 bin lira yaptık. Dün gece Kılıçdaroğlu çıkmış asgari ücret üzerindeki vergiyi kaldırmaktan bahşediyor, ya bir insan bu kadar mı ülkesinden, milletinden habersiz olur?
Bir siyasetçi çalışma hayatına bu kadar mı yabancı olur. Hani derler ya uyan da balığa gidelim. Biz asgari ücreti vergi dışı bırakalı neredeyse 1,5 sene oldu, Bay Bay Kemal. Dahası diğer ücretlerin de asgari ücret kadarki gelirlerini vergi dışı bıraktık.Hiç mi gündemi takip etmiyorsun, akıl hocalarına ders ver.
Bizim emekçi kardeşlerimiz için neler yaptığımızı hiç mi araştırmıyorsun? Önüne konulan kâğıt parçalarını okumadan önce hiç mi sorgulamıyorsun. İnşallah 14 Mayıs’ta vu trajikomik durumlara da son verecek, Kılıçdaroğlu’nu siyasetten emekli edeceğiz.
Böylece hem kendisini hem CHP seçmenini, hem de milletimizi bu eziyetten kurtaracağız. Kılıçdaroğlu ve ortakları hangi yalana sarılırsa sarılsın, bunların çapsızlıklarını da bizlerin gayretlerimizi de çok iyi biliyor.
İşte rakamlar ve oranlar ortada. Çalışanların ve emeklilerimizin alım gücü 2002 yılına göre bugün her bakımdan daha fazladır. Deprem sonrası özellikle büyükşehirlerimizde aniden artan kira fiyatlarıyla ilgili olarak söylüyorum, gerekli çalışmaları yapıyoruz.
Deprem sonrası özellikle büyükşehirlerde aniden artan kira fiyatlarıyla ilgili olarak gerekli çalışmaları yapıyoruz. Gerek TOKİ vasıtasıyla daha fazla konut üreterek gerekse memurlarımız ve ücretli çalışanlarımızın refah kayıplarının önüne geçerek bu meseleyi de mutlaka çözüme kavuşturacağız.
Şunu unutmayın, biz siyaseti ikbal için değil ülkeye ve millete hizmet için yapan insanlarız. Biz milletin derdi ile dertlenen yükünü hafifletmeye çalışan bir kadroyuz. Hangi görüşten olursa olsun, milyonun her bir ferdine özellikle mesuliyet duygusu ile hareket eden bir ittifakız insanları fikrine meşrebine, mezhebine, kökenine göre ayırmanın ne inancımızda ne de siyasi geleneğimizde yeri vardır asla olmayacaktır.
"Bay Bay Kemal diyor ki ‘Ben Aleviyim’, senin Aleviliğinden bize ne, biz böyle bir şeyden dolayı seni eleştirdik mi, hayırlı olsun, ne kadar güzel"
Bay Bay Kemal diyor ki ‘Ben Aleviyim’, senin Aleviliğinden bize ne, biz böyle bir şeyden dolayı seni eleştirdik mi? Hayırlı olsun, ne kadar güzel. Bugüne kadar sen bunu hiç söylemiyordun, ne oldu da şimdi söyledin? Çok manidar.Aliyev kardeşim diyor ki hani o malum köprüde, ne diyordu köprünün üzerindeki kardeşlerimiz, saldırdıkları zaman kafir, ‘Bizi Türk kardeşlerimiz öldürsün, bizi bunlara öldürtmeyin’. Bu millet böyle bir millet ama ne yazık ki o zamanda bu işin başını çeken yine CHP’nin başını çeken CHP’nin başındaki zattı. Bu millet artık bunu yutmayacak. Bunlara artık benim milletim prim vermeyecek. Hangi kurumda çalışırsa çalışsın, hangi mezhepten, meşrepten olursa olsun, bunların hiçbiri bizim derdimiz değildir. Rabbimiz, ‘Biz sizleri kavimlere, kabillere ayırdık, birbirinizle iyi tanışasınız, anlaşasanız diye’ buyuruyor. Sen Alevi olmuşsun, bu olmuşsun Bay Bay Kemal bizi ilgilendirmiyor, bunun soruşturmasını yapacak Rabbimdir, biz değiliz. Biz kimiz ya?"