İYİ Parti lideri Akşener'den 'Saraçhane' yanıtı: "Kimseden izin alma mecburiyetim yok..!"

İYİ Parti lideri Akşener'den 'Saraçhane' yanıtı:
A- A+

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na verilen hapis kararının ardından Saraçhane'de toplanmalarına ilişkin 'izin aldı' iddialarına sert tepki gösterdi. Akşener, "Kimseden izin alma mecburiyetim yok, söyleyeni de fena çarparım. Kendi seçtirdiğimiz belediye başkanlarını aramak için kimden izin alacağım?" dedi. Akşener, Kılıçdaroğlu'nun 'İçişlerimize karışmamalı' sözleriyle ilgili, "Normalde Kılıçdaroğlu'nun söylediği söz oraya gitmekle alakalı değil. Oraya gitmekle alakalı sözler tırnak içinde kurmaylardan geldi. Dolayısıyla o beni ve arkadaşlarımı incitse bile biz buraya koyduk" ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, katıldığı FOX TV canlı yayınında dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Akşener, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki mahkeme kararının ardından Saraçhane'ye gitmesiyle ilgili, 'izin aldı' iddialarına sert tepki gösterdi.

"KİMSEDEN İZİN ALMA MECBURİYETİM YOK"

İşte Akşener'in açıklamalarından satır başları:

"Ben sayın Kılıçdaroğlu'nu aradım. Birbirimizin telefonları var, aradım. Telefonu kapalıydı. Ben de Almanya meselesini unutmuşum, uçakta zannettim. Sonra anlaşıldı ki telefonu kapalıydı. Sonra döndüm, bir kalabalık oluşturalım diye. Sayın Gültekin Uysal'ı aradım, konuştuk. Yanlış anlaşılmasın izin almaya aramadım.

Kimseden izin alma mecburiyetim yok, söyleyeni de fena çarparım. Çünkü bu belediye başkanları iki partinin ittifakıyla seçilmiş belediye başkanları. Bir tek Mersin hariç, diğerlerinin tümü CHP ve İYİ Parti teşkilatlarının çalışarak seçtirdiği belediye başkanları. Benim izne mizne ihtiyacım yok. O kadar büyük saygısızlıklar gördüm ki bu süre içerisinde. Yani o çok ayıp bir şeydi.

"BÜYÜK HADSİZLİK, SAYGISIZLIK"

Ben sayın Uysal ile konuştum çok ağır griple yatıyordu. Sayın Babacan'ı aradım, ulaşamadım. 15-20 dakika sonra döndü bana. Sonra sayın Davutoğlu 4-45 dakika sonra aradı, onunla konuştum. Temel beye de hiç ulaşamadık, öğrendik ki meğer hastanedeymiş.

Hepimizin orada olmasının büyük bir gövde gösterisi, güç gösterisi olacağını düşündüğüm için haberdar ettim. Dolayısıyla izin mizin yok. Bunun böyle söylenmesi son derece ayıp, büyük hadsizlik, saygısızlık. Bunun üzerinden bir kesim de, siyasi nezakete uymuyor dendi. Siyasi saygısızlık haline döndü, siyasi terbiyesizlik haline döndü. Demek ki sayın İmamoğlu'nu orada yalnız bırakmak siyasi nezaket, siyasi saygıymış, siyasi terbiyeymiş. Ben böyle bir ahmaklık hiç görmedim.

KILIÇDAROĞLU'NIN ALMANYA'DA OLMASI

Bu konuda yorum yapmak bir siyasi partinin içişlerine karışmak olur. Hiç yapmadım bugüne kadar yapmayayım. 

KILIÇDAROĞLU'NUN 'İÇİŞLERİNE KARIŞMA' SÖZÜ

Normalde sayın Kılıçdaroğlu'nun söylediği söz oraya gitmekle alakalı değil. Oraya gitmekle alakalı sözler tırnak içinde kurmaylardan geldi. Dolayısıyla o beni ve arkadaşlarımı incitse bile biz buraya koyduk.

Yani şu kişiyi bu görevden alın, bu göreve koyun dersem ben; Kılıçdaroğlu'nun genel başkan yardımcılarından birini beğenmedim, şuradan alıp buraya verdim desem karışmak olur. Ama o masaya verilen görev aday tespiti, o tespit konusunda herkes hür ve bağımsız."

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Manşet haberler
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •  
  •