Türkiye'nin kıyı şeridindeki ormanlar yanarken, Türk Hava Kurumu hangarlarında bekleyen uçaklar aktif hale getirilemedi ve yangınlar giderek büyüdü.
İki yıl önce THK'ya kayyum olarak atanan Cenap Aşçı'nın ise, uçakların bakımdan geçirilip yangın söndürmede hazır hale getirilmek yerine kurum içi tasfiyeye giriştiği ortaya çıktı.
Sözcü gazetesi yazarı Saygı Öztürk, "Kayyum, uçak yerine nelerle uğraşmış" başlıklı yazısında, "Kayyum Heyeti göreve gelir gelmez; THK Şube Başkanlarının tüm gelirlerine el koydu, bu şubelerin kiralarını, elektrik, su, telefon, internet, doğalgaz, personel maaşları ve sigorta primlerini yatırmayarak, gönüllülük esasına göre görev yapmakta olan şube başkanlarını zorda bıraktı" bilgisini paylaştı.
İşte Saygı Öztürk'ün "Kayyum uçak yerine nelerle uğraşmış!" başlıklı yazısı;Türk Hava Kurumu (THK) yaklaşık 2 yıldır Cenap Aşçı'nın başkanlığında kayyum tarafından yönetiliyor. Cenap Aşçı, Gümrükler Genel Müdürlüğü döneminde, Halkbank'ın da yönetim kurulu üyeliğini yaptı. Ticaret Bakanlığı, Bakanlık Müsteşarlığı görevlerinde de bulundu. Son görevi THK Kayyum başkanlığı. 4 milyon temin edilip uçakların değişmesi gereken parçaları değiştirilmezken, yangınlarla ülkemizi bitirdiler.
Bir bakan çıkıyor, “Belediye itfaiyeleri, sorumluluğundaki şehirleri kurtarmak için, kırsaldaki yangınları boş verdi” diyor. Bu durumu Devlet Denetleme Kurulu emekli Üyesi Recep Sanal, şöyle yorumladı: “Kırsaldaki vatandaşlarımızla il ve ilçelerde yaşayan vatandaşlarımız arasına ‘Fitne ateşi' atıyor. Kendi sorumluluğunu unutturmak için köylerde yaşayan vatandaşlarımızı şehirlilere karşı kışkırtarak, onlara ‘Şehirliler yüzünden yandık' dedirtmeye çalışıyor.”
“GÖREVE HAZIRIZ”
THK'nın uçaklarla ilgili şirketi Gökçen Havacılık. Bu şirkette 2013'de pilot olarak göreve başlayan, 2015'de Genel Müdürlük görevine getirilen emekli Tuğgeneral Erdoğan Arslantaş'a uçakların durumunu sordum. Şunları söyledi:
“Bizler teknik personeliz. İhtiyaç olursa göreve hazırız ve uçamaz denilen bu uçaklarla uçarız. Uçakların son üç yıllık halini bilmiyorum ama görev verildiğinde gelir uçakları, sağlanacak imkanlarla en kısa sürede faal hale getiririz. THK'nda bu imkanlar var. Seferberlik anlayışıyla göreve hazırlanmamız lazım. Kurtuluş Savaşı'na girdiğimizde neyimiz vardı? En kısa sürede hazır oluruz. Bu süreçte bir can kurtarsak bile mutlu oluruz.
Neden çıkarsa çıksın, ülke olarak biz yangınlara karşı hazır olmak durumundayız. İlk başta müdahale edilmezse yangın büyür gider. Gün, bir an önce yangınları söndürme günüdür. Yangının nedenleri kriz bittikten sonra uzun uzun tartışılır. Bize ihtiyaç olursa pilot ve teknik arkadaşlarımızla göreve hazırız.”
İSTİFA ETTİLER
Cenap Aşçı başkanlığındaki kayyum heyeti, uçakları yangın söndürmeye hazır etmek yerine neler yapmış, onlara bakalım:
-Kayyum Heyeti göreve gelir gelmez; THK Şube Başkanlarının tüm gelirlerine el koydu, bu şubelerin kiralarını, elektrik, su, telefon, internet, doğalgaz, personel maaşları ve sigorta primlerini yatırmayarak, gönüllülük esasına göre görev yapmakta olan şube başkanlarını zorda bıraktı. Bu nedenle 30'a yakın şube başkanı istifa etti.
-Birçok şube başkanı ve yönetim kurulu görevden alındı, yerlerine Kurum üyesi olmayan kişilerin THK Tüzüğüne aykırı şekilde ataması yapıldı.
-Vakıflar Kanunu'na aykırı olan THK Havacılık Vakfı'nın Mütevelli Heyeti ile Vakıf Yönetim Kurulu üyeleri görevden alındı.
-THK Tüzüğü gereği yapılması gereken şubelerin genel kurulları yaptırılmadı.
35 YIL SONRA
-THK Tüzüğü gereği ülke genelinde ücretsiz verilmesi gereken havacılık eğitimi durduruldu. Bu durum, Dernekler Kanunu'nun 27'inci maddesi hükümlerine göre Kurum'un ‘Kamu yararı kriteri'ni kaybetme tehlikesini yarattı.
-THK'nın en kıymetli mülkü olan ve İstanbul- Laleli Oteli'nin tahliye kararı, THK'nın lehine sonuçlanmışken, İstinaf aşamasında Kurum aleyhine sonuçlandı.
-THK, 1985 yılından itibaren ülkemizin orman yangınlarını söndürme görevini en üst düzeyde yerine getirmişti. Bakım-onarımı yapılarak çok kısa bir sürede kullanıma hazır duruma getirilecek olan 5 adet CL-215 yangın söndürme uçağı çürümeye terk edildi. 35 yıldır sürdürülen yangın söndürme faaliyetlerini sona erdirdi. Çok zor şartlar altında ve uzun emek ve eğitimler sonucunda yetiştirilen CL-215 yangın söndürme uçağı pilotları ile yangın söndürme uçaklarının bakım teknisyenleri işten çıkarıldı.
-Dernekler Kanunu ve Türk Medeni Kanun hükümlerine göre dernekler Tüzüklerine göre yönetilmek zorunda. Ancak, Kayyum heyeti Bakanlar Kurulu tarafından onaylanmış THK Tüzüğü ile ilgili kanun hükümlerini yok sayarak kararlar aldı. Kuruma ait gayrimenkullerin birçoğu satıldı ve satılmaya devam ediyor. Gayrimenkul alım-satım, şube açma-kapama işlemleri, bankalarla yapılacak akreditif- kredi işlemleri, teminat- ipotek verilmesi işlemleri Büyük Genel Kurul yetkisinde olmasına rağmen Kayyum Heyeti tarafından usulsüz olarak kullanıldı.
HER ÖĞRENCİDEN 10 BİN DOLAR
-Kayyum Heyeti THK Üniversitesi pilotaj öğrencilerinin velilerinden öğrenci başına 10 bin ABD doları tutarında bağış yapılmasını istedi.
-Kayyum Heyeti Kurum'un diğer işyerlerinde olduğu gibi THK Üniversitesi'nde de bütün personel üzerinde mobbing uyguladı. Bu nedenle birçok akademik ve idari personel üniversiteden ayrıldı.
-Kayyum heyeti, havacılık ve diğer faaliyetlerini yok denecek düzeye indirgedi.
Sorgulanacak çok konu var. THK'nın ihaleye sokulmamasından, özel firmaya yapılan ayrıcalıklardan, THK'nın uçaklarının faal hale getirilmemesine varıncaya kadar sorgulanacak çok konu var. Unutmayalım hesap sorulmadıkça benzer olayları biz daha çok yaşarız…
