Ordu'nun Ünye ilçesinde gazetecilik yapan Cihan Çakır, Sedat Peker'in seçimlerden önce kendisini haberleri silmesi için aradığını açıklamış Peker de bu iddiayı doğrulamıştı. Gazeteci Cihan Çakır, Sedat Peker ile görüşmelerini halktv.com.tr'den Onur Durmuş'a anlattı.
Ordu'nun Ünye ilçesinde gazetecilik yapan Cihan Çakır, yerel seçimler öncesi suç örgütü lideri Sedat Peker’in kendisine ulaşıp 'bakanlıktaki dostlarını rahatsız ettiği' için haberlerinin kaldırılmasını istediğini iddia etmişti. Sedat Peker de Cihan Çakır'ın bu açıklamalarını doğrulamış ve "Ordu’nun Ünye ilçesinde gazetecilik yapan Cihan Çakır’ın söyledikleri doğrudur. Kendisine bir dostumu yollayarak AKP belediye başkanı ve diğer yetkililerle ilgili yazı yazmaması için uyardım. Samimi ikrar yapıyorum. Bu konuyu da araştırın kardeşlerim, buradan çok suç çıkar" ifadelerini kullanmıştı.
Sedat Peker'in tehdit ettiğini kabul ettiği gazeteci Cihan Çakır (aşağıdaki fotoğrafta) halktv.com.tr'nin sorularını yanıtladı ve olayın ayrıntılarını anlattı. Hakkındaki haberin kaldırılması istenen Tavlı'nın, Soylu'nun İstanbul Gaziosmanpaşa'dan eski bir yakın bir dostu olduğu anlaşılıyor.
Cihan Çakır, 31 Mart 2019 yerel seçimleri döneminde tehdit edilmesine sebep olan haber hakkında şunları anlattı:
"19 Ocak'ta 20:00'de AKP'nin Ünye Belediye başkan adayları için karar verilecekti. Adem Atik isimin seçilmesi kesin gibiyken son dakikada şimdiki Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı seçildi. Ben de diğer gazeteci arkadaşlarım gibi bu duruma anlam veremedim ve bunu yanlış hatırlamıyorsam 'Hüseyin Tavlı oturmak için mi geldi?' gibi bir başlıkla manşete taşıdım.
Ben Hüseyin Tavlı'nın cemaatlerle şaibeli ilişkileri olduğuna dair haberler yazmıştım daha önce. Bunları fotoğraflarıyla da belgelemiştim. O dönemde belediye başkan adayları GBT'ye girmek zorundaydı. Belediye başkan adaylığındaki bu hızlı değişikliğin sebebinin bu şaibeler daha önceden ortaya çıkmasın diye yapıldığını düşünmüştüm. Acaba Hüseyin Tavlı'yı GBT'ye sokmamak için mi bu kadar aceleci davranılmıştı?
Aracı gönderdiler, ben direnince Sedat Peker'i arattılar!
Bu başlığın ardından bana baskı kurmaya çalıştılar. Aracı göndererek bu haberimin acil bir şekilde kaldırılmasını istediler. Yerel mafya bağlantıları da kurarak bana baskı yapmaya çalıştılar ama bunda başarılı olamadılar. Daha sonra üst düzey kişiler aracı oldular ama ben haberimi geri çekmedim. Bu aracı olmak isteyen isimler arasında Sedat Peker ile yakınlığı olan bir isim de vardı.
Zaman sonra beni Sedat Peker aradı. Seni tanıyorum. Çok delikanlı çocuksun, mert bir insanmışsın, kardeşimsin sen benim gibi iltifat dolu sözler söyledi. Ben de o dönemde kendisini milliyetçi kimliğiyle tanıdığım için kendisine saygı duyduğumu söyledim ve onu kırmayarak haberi çıkardım.
Sedat Peker'den ikinci telefon
Daha sonra gazetemizde Hüseyin Tavlı'nın haksız yere başkan adayı olduğuna dair haberler devam ettik. Aradan 4-5 gün geçti ve Sedat Peker beni yeniden aradı. Bu kez kızgındı ve "Sana her seferinde söyleyecek miyiz? Haberi kaldır kardeşim. Bu iş seni aşar. Bu işin içinde 'bakanlıktan dostlar' var" dedi. Ben de ilk aramanızda sizi kırmadım ama ben gazetecilik yapıyorum. Madem öyle buyurun siz yapın dedim. Bunun üzerine "Madem inat yapıyorsun sen bilirsin, çayını içmeye gelirim" dedi. Burada açık bir tehdit görmedim ama imalı konuştuğunu söyleyebilirim.
Soylu ile Tavlı Gaziosmanpaşa'dan tanışıyor
Gazeteci Cihan Çakır'a, Sedat Peker'in sizce 'bakanlıktaki dostlar' dediği kişiler kimlerdi? diye sorduğumuzda, "Ben kimler olduğunu bilemem ama Google'ye Tavlı ailesi ve Süleyman Soylu yazarsanız bir sürü bilgiye ulaşabilirsiniz" dedi. (İşte gazeteci Cihan Çakır'ın işaret ettiği o haberin linki: https://mutlakaoku.com/soylunun-pejmurde-ederiz-sozunun-arkaplani-tavli-ailesi/)
Ünye Belediye Başkanı Hüseyin Tavlı ile Süleyman Soylu Ünyeliler etkinliğinde. |
Ünye'de gazetecilere baskı
Çakır ayrıca şunları anlattı: "Ünye'de faaliyet gösteren Ünye Maden diye bir firma var. Bu firmada çalışan işçiler sendikal faaliyetler konusunda eylem yaptılar. Ben ve çevremdeki diğer gazeteci arkadaşlar bu olayı haberleştirdim. Ünye Maden'in sahibi Hamit Tecer beni ve gazeteci arkadaşlarımı o dönemde tehdit etti ve bazı gazetecilere de rüşvet vererek haberleri sildirtti. Bana da aracılarla rüşvet teklif ettiler ama ben kabul etmedim. Ünye Maden'in sahibi Hamit Tecer, Ünye Belediye başkanı Hüseyin Tavlı ve kaymakam bu konuda iş birliği yaptı.
Bazı gazeteci arkadaşlarım bu teklifi kabul etmeyince haberlerimizden dolayı bizi mahkemeye verdiler. İşçilerle ve Ünye Maden'in yetkilileriyle yaptığımız uzun konuşmaları cımbızladılar ve kayıtlarla bizi tehdit ettiler. Belediye başkanı bizzat yargıyı etkiledi ve hakim benim 3 celsede fişimi çekti. Seçim döneminde doğru habercilik yaptığımız için Ünye'de bize gazetecilik yaptırmıyorlar."