İslam dini için en önemli ay olan Ramazan ayının gelmesiyle oruç ibadeti de başladı. Ancak kimi durumda Müslümanlık inancına göre farz olan oruç ibadetinin yerine getirilemediği durumlar olabiliyor. Bu nedenle gerek sağlık gerekse özel durumlar nedeniyle oruç tutamayanların fidye vermesi gerekiyor. Diğer önemli iki yardımlaşma hususu da fitre ve zekât. Peki fitre, fidye ve zekât hangi durumlarda verilir, ne zaman verilmelidir ve miktarları nasıl hesaplanır? Biz tüm sorularımızı Pendik İlçe Müftüsü Musa Bilgiç’e sorduk, en detaylı yanıtları kendisinden olduk.
Pendik İlçe Müftüsü Musa Bilgiç anlatıyor
Oruç tutamayan Müslümanların vermesi gereken fidye; ailenin her bireyi için verilmesi gereken fitre ve belli bir maddi gücün üstündeki kişilerin vermesi gereken zekât ibadetleri hakkında en detaylı ve doğru bilgileri Pendik İlçe Müftüsü Musa Bilgiç’ten aldık.
Fitre nedir, nasıl hesaplanır, ne zaman verilir?
"Fitre, dünyaya gelmiş olan, yaşayan aile bireylerinden sağlıklı herkes için ödenmesi gereken bir husustur. Çocuğun kendi parası yoktur ancak ailenin reisi çocuk için de fitre ödemelidir. Buna göre ailede kaç kişi varsa, her bir fert için belli bir fitre miktarı vardır. 2021 yılındaki fitre miktarı en düşük olarak 28TL'dir. Ancak maddi gücü olanlar dilerlerse kişi başı daha fazla miktarlar da verebilir. Fitre bir şükür ifadesidir. Cenab-ı Allah'ın yaşam vermesinin karşılığı olarak fakirler de düşünülerek fitre ibadeti ortaya çıkmıştır. Bu nedenle yaşayan ve durumu olan herkesin bu fitreyi Ramazan ayı içerisinde bir gün bayram sabahına kadar vermesi gerekir."
Fidye nedir, ne zaman verilir, nasıl hesaplanır?
"Fidye oruç tutamayan insanların, yaşlılık veya hastalık nedeniyle iyileşme veya yeniden oruç tutabilme imkânı yoksa, bu kişilerin ödemesi gereken rakamdır. Fidyede de fitre gibi kişi başı alt ödeme sınırı 28TL'dir. Kişi kaç gün oruç tutamamışsa, her bir gün için 28TL olacak şekilde fidye ödemelidir. Örneğin Ramazan boyunca çeşitli nedenlerle 5 gün oruç tutamayan kişi 28x5 olacak şekilde en az 140TL fidye vermelidir. Hastalık vb. nedenlerle hiçbir şekilde oruç tutamayan kişinin 30 gün için ödemesi gereken fidye miktarı 2021 itibari ile 840TL'dir. Böylece gerek kendi tanıdığımız gerek çevremizden gerekse Diyanet Vakfı gibi vakıflara müftülükler üzerinden diğer fakirlere, muhtaçlara yardımlar edilir. "
Zekât nedir? Kimler zekât vermeli?
"Bir de zekât yükümlülüğümüz vardır. Zekâtın kelime anlamı arınma ve arındırmadır. Zekât dünyanın belki de en eski sosyal yardımlaşma kurumu olarak görebiliriz. Cenab-ı Allah, zenginin malında fakire bir pay ayırmıştır. Bu da kırkta birdir. Zenginlik ölçüsü olarak 80 gr civarında altını olan veya o altın miktarında parası olan ve üzerinden de bir yıl geçmiş olan kişilerin, bu varlığın kırkta birini zekât olarak verme mükellefiyeti vardır. Zekât ile bu görev yerine getirildiğinde çok geniş çaplı bir sosyal yardımlaşma müessesi gibi, toplumda ihtiyaç sahibi hiçbir birey kalmayacaktır. Bu, İslam dininin kurduğu mükemmel bir sistemdir. Burada ticaret malları üzerinden veya elimizdeki nakit paradan, altın, döviz cinsinden ne varsa, bunların tümü üzerinden bir hesap yapılır. Tüm varlıklarımızın toplamı 80gr altına denk düşüyorsa ve bu miktarın üzerinden bir yıl geçmişse, bunun kırkta biri zekât olarak verilmelidir. Ayrıca hayvanların da bir zekâtı vardır. Örneğin 40 adet koyununuz var diyelim, bunlardan biri zekât olarak verilmelidir. Sığırlarda ise hesap biraz daha farklıdır. Tüm bunlar için, zekatını ödemek isteyenler gerek kendileri hesap edebilir veya "Benim şu kadar varlığım var, ben bunların zekatını ödemek istiyorum, ne ödemem gerekiyor" diyerek müftülüklerde vermesi gereken zekât miktarını da öğrenebilir. Zekâtın her yıl bir defa verilmesi gerekir.
5Zekâtın önemi nedir?
"Zekât konusunda Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'nin çok güzel bir benzetmesi vardır: Mevlânâ'nın anlatımına göre hikâye şöyledir. Bildiğini gibi üzüm bağları yaz gelmeden, bahar gelmeden önce budanır. Bir gün baba, oğluyla beraber budama yaparken evlat babasına şöyle 'Babacığım, bütün ağaçları kesiyorsun, hiç dal bırakmıyorsun. Bu nasıl olacak?' diye sorar. Baba der ki, 'Evladım, bu üzüm bağlarını, dallarını ne kadar çok budarsan, meyvesi o kadar çok ve iri olur.' Tıpkı üzüm bağları gibi, bir insan ne kadar çok zekât verir, yardım eder, fakir fukarayı düşünürse, zekât sayesinde Allah da onun malını arındırır, malına bereket katar. Zekâtın kelime anlamı arınma ve arındırmadır. Bilerek ya da bilmeyerek mallarımıza karışmış haram bir kazanç veya yanlış bir kazanç varsa, varlıklarımızdan tüm bunları arındıracak, temizleyecek hususlardan biri de zekattır. Rabbimiz zekât konusunda hassasiyet ve duyar sahibi olmayı hepimize nasip eder inşallah"
6Hayvanların zekâtı nasıl hesaplanır?
Ayrıca hayvanların da bir zekâtı vardır. Örneğin 40 adet koyununuz var diyelim, bunlardan biri zekât olarak verilmelidir. 40-120 arası koyun için 1 koyun; 121-200 arası koyun için 2 koyun; 200-399 koyun için 3 koyun, 400-500 arası koyun için ise 4 koyun zekât olarak verilir. Sığırlarda hesap daha farklıdır. Alt sınır 30 sığırdır. 30 sığırdan fazla hayvanı olan kişi 30-40 arası sığırı olan kişi iki yaşına basmış erkek veya dişi bir buzağıyı zekât olarak vermelidir. 40-60 sığırı olan kişinin zekâtı üç yaşına girmiş erkek veya dişi bir danadır. Tam 60 sığır olunca, birer yaşını bitirmiş iki buzağı verilir. Ardından zekât her otuz sığırda bir buzağı ve her 40 sığırda bir dana verilmek suretiyle hesap edilir.