Hürriyet yazarı Abdulkadir Selvi, bugünkü köşesini Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'a ayırdı. Selvi, Milli Savunma Bakanlığı tarafından bazı gazetecilerin katılımı ile düzenlenen Kara Havacılık Komutunlığı'ndaki üs bölgesinin tanıtımına katıldı. Burada Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile yaptığı söyleşiyi okurlarına aktaran Selvi, gündemdeki o sorunun da cevabını aradı.
Selvi, kamuoyunda 'sarıklı amiral' olarak bilinen, 104 amiral bildirisine de giren konuyu Hulusi Akar'a sordu. Selvi, sarıklı amiral konusunda edindiği izlenimi şöyle aktardı "Sarıklı amiral TSK’yı rahatsız etmiş. TSK’dan ihraç edileceği intibaı edindim. İş sadece hukuki prosedürün tamamlanmasına kalmış."İşte Abdulkadir Selvi'nin o yazısı...BEDELİ NEYSE ÖDEYECEKLERMilli Savunma Bakanı Akar, bildirinin Türkiye’nin imajına zarar verdiğinin altını çizdi. “Çık televizyonlar serbest, orada konuş, gazeteye yaz, konferans ver. Bir kere Türkiye’nin imajını bozuyorlar. Türk Silahlı Kuvvetleri, hiçbir görev ve sorumluluğu olmayan kişi veya kişilerin hırs, ihtiras ve şahsi emellerine araç yapılamaz. Bizi karıştırmayın. Biz işimizde, gücümüzdeyiz” dedi.
İÇERİDE BAĞLANTILARI VAR MI?
Israrla sorduğum sorulardan biri de bildiri yayınlayanların TSK’nın içinde bağlantıları olup olmadığıydı. Akar, soruşturma sonucunda ortaya çıkarılacağını söylemekle yetindi.
BEDELİ NEYSE ÖDEYECEKLER
Bildiri ile bir dış bağlantı olup olmadığı sorusunu, son dönemlerde TSK’ya yönelik sistematik saldırılarla birleştirerek sordum. Hulusi Akar, ayrıntılı bir yanıt verdi. “Bu olayların üst üste gelmesi bir plan mı, program mı, tesadüf müdür.
Bunlardan ziyade somut, mekanik olaylara bakacağız. Yetkisi, sorumluluğu, görevi olmadan bu insanlar bir araya gelmişler. Mekanizmanın nasıl olduğunu savcılık ortaya çıkaracak. İlk metni kim hazırladı, nasıl dağıttı belirlenecek. Bu işe katılmayan 86 emekli amiral de var. Onlar girmiyor bu işe. Mekanizma nasıl oluştu onu anlamaya çalışıyoruz.
Bunun arkasında ne var, başka şeyler olabilir, başkaları bundan örnek alabilir. Bunlar okumuş, yazmış insanlar, yaptıkları işin nereye varacağını bilmek zorundalar. Dolayısıyla bunun bedeli neyse ödeyecekler” dedi.
ERDOĞAN’DAN KARARLILIK MESAJI
Cumhurbaşkanı Erdoğan, emekli amirallerin bildirisi üzerine kapsamlı bir açıklama yaptıktan sonra, AK Parti’nin en yetkili karar organı olan MYK bildiriyi görüşmek üzere toplanmıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan orada, basın toplantısında açıkladığı metin doğrultusunda bir değerlendirme konuşması yapıyor. Ama oradan ayrı olarak kararlılık vurgusunda bulunuyor.
Darbe imasında bulunan zihniyetle sonuna kadar mücadele etmekte kararlı olduğunu ifade ediyor.
“Darbeci zihniyete karşı hükümet, siyaset ve toplum olarak bir bütün halinde mücadele etmeliyiz. Uyuyan hücrelere karşı uyanık olmak durumundayız” diyor.
SARIKLI AMİRAL İHRAÇ YOLUNDA
Cumhurbaşkanı Erdoğan da sarıklı amiral işine tepki göstermişti. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’a sarıklı amiral hakkındaki soruşturmayı sorduk. Sözleşmeli statüsünde olduğunu ifade etti. İdari soruşturmanın sürdüğünün altını çizdi. Savunması istenmiş.
Bu savunma general ve amirallerle ilgili soruşturmayı yürüten birim tarafından değerlendirilecek. Yani hukuki prosedür sürüyor. Ama benim edindiğim izlenim, sarıklı amiral TSK’yı rahatsız etmiş. TSK’dan ihraç edileceği intibaı edindim. İş sadece hukuki prosedürün tamamlanmasına kalmış.
HARP OKULLARINA GİRİŞ YÖNETMELİĞİ
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, harp okullarına giriş yönetmeliğinde yapılan değişiklik hakkında kapsamlı açıklamalar yaptı. “Eski yönetmelikte söz edilen irtica, siyasi, yıkıcı, bölücü kavramları muğlak. Tutum ve davranışları ile yasadışı, siyasi, yıkıcı, irticai, bölücü ideolojik görüşleri benimsememiş, bu gibi faaliyetlerde bulunmamış veya bu gibi faaliyetlere karışmamış olması” deniliyor. Neyin siyasi, yıkıcı, bölücü olduğuna kim karar verecek? Giriş şartı bu. Bu kime hitap ediyor, biliyor musunuz? Öğrenci alımındaki komisyonda görevli albaya bu yönergeye göre öğrenci al, diyoruz. Peki biz ne yaptık? Tamamen pratik, o albayın işini kolaylaştıracak olanı yaptık. Diyoruz; ‘...terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulu’nca devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti, iltisaklı veya bunlarla irtibatlı olmak’. Bitmedi, ‘Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması olumlu sonuçlanmış olmak’. Yani MİT’te, Emniyet Genel Müdürlüğü istihbaratında aleyhinde bir şey olmayacak. Bundan daha somut, modern bir şey olabilir mi?” dedi.
ATATÜRK YÖNETMELİKTEN ÇIKARILMADI
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir süredir sistematik bir saldırı altında olduğu gözden kaçmıyor. Onlardan biri de “Sözleşmeli Subay/Astsubay yönergesinden Atatürk’ün çıkarıldığı” iddiası. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar bu iddiaya sert tepki gösterdi. “Yeni bir yönerge yok. 2010’da yayımlanan yönergeler yürürlükte. Bu yönergelerde Atatürk’ün çıkarılması gibi bir şey söz konusu değil. Çünkü yeni bir yönerge yok. Birileri bir şey mi karıştırıyor, araştırılıyor. Bir kaşık suda fırtına çıkardılar. Bizim Atatürk hassasiyetimizi herkesin bilmesi lazım"