Fox TV'de Çalar Saat programını sunan gazeteci İsmail Küçükkaya'ya Star gazetesi yazarı Esra Elönü'den "İstanbul Sözleşmesi" ile ilgili sert eleştiriler geldi. Elönü, yazısında İsmail Küçükkaya'yı hedefine koyarak "Denemediğiniz adamlığın ahkamını kesersen giydiğin süveterde bayat baklava olarak kalırsın işte böyle." diye seslendi.
Esra Elönü yazısına "Fos TV'nin minik kayası" başlığını koydu. İsmail Küçükkaya'nın medyaya da yansıyan eşine şiddet uygulamasını hatırlatan Elönü, "Daha dün eşini döven baklava desenli süveter içinde güdük demokrat pozları kesen ünlü, bugün sözleşme diye ağlıyor." ifadesini kullandı.
İşte Esra Elönü'nün bugünkü yazısı...FOS TV'NİN MİNİK KAYASI
Acıyarak gülmek, rezaletin sosudur. Tercihen kullanılır. Kullanıyorum.
Herkes ayrı telden çalarken bunlar teli çalıp çaydanlık ovuyor. Herkes silkelerken bunlar toz topluyor. Herkes yıkarken, bunlar kir gösteriyor. Hani hijyen şarttı.
Tüpsüz dalanlar bunlar, beylik laflarının ömrü adam kalabilme süreleri kadar kısa. Bunlar takım elbise giyince asil olacaklarını zanneden yedek kürdan güruhu. Biledikleri diş de çürük, kabarmaları muazzam bir görsel şov. Gülmüyor oluşumuz komik olmadığınız anlamına gelmiyor deyişimizin bilmem kaçıncı günü.
Gerdanda kalalım da boğazımıza kadar yalana batmışlığımız belli olmasın hesabındalar.
Sözleşme feshedildi. Dini metin değildi, ithal bir yaptırımdı pek çok ülke imzalamadı. Sözleşme , Fos Tv'nin minik kayasının eşine gösterdiği şiddeti engelleyemedi. Bakmayın bugün ekranın ensesinde minik dövme olarak kalan büyük dayakçıların ağlaklığına.
Daha dün eşini "Sen öğretmensin diye küçümseyerek aşağılayan, senin yüzünü dağıtırım diyen, döven, baklava desenli süveter içinde güdük demokrat pozları kesen ünlü, bugün sözleşme diye ağlıyor. Sözleşmeye göre adam olacaksan, sözleşmenin hangi maddesine göre pisleştiğini de söyle.
Denemediğiniz adamlığın ahkamını kesersen giydiğin süveterde bayat baklava olarak kalırsın işte böyle.
Kusura bakmayın da paçalarınızdan akanı, yakanızda taşıyan iki yüzlü sefillersiniz.
Kılıçdaroğlu da "Sabah kalktığımızda hangi kabusa uyandığımızı bilmiyoruz" diyerek, kadınlara matuf bir cümle kurduğunu zannediyor. Hangi kabusa uyandığını merak ediyorsan aynanın tozunu al, sana boydan göstersin.
107 gündür kendi içlerinde gömmeye çalıştıkları taciz rezaleti yüzlerine yüzlerine yeşermiş bunlar hala ormanı kurtarma derdinde.
İl Başkanınız perdelesin siz de üzerine güneşliği çekin alın size mutlu demokrat (!) ortamı .
Kendi içlerinde mağdur ettikleri kadınların hakkı yol geçen hanı olmuş, iplikler Pazara çıkmış ayaklarına dolanmış, bunlar mikrofona doğru iki diktatör deriz bir saray deriz diyerek keriz hesabı yapıyorlar.
Kapısız evde zil arayan zeka fesatları..
Aradığınız bahane, şu an başkasıyla konuşuyor...
