Funda YILMAZ'ın yazısı…
Sevgili okurlarım,
Bugün sizlere Jüpiter ve Uranüs’ün kavuşumundan bahsedeceğim. Bu, dünyamız için çok önemli bir olay. 21 Nisan 2024’te Ankara saati ile 05:48’de bu iki gezegen bir araya gelecek ve dünyayı değiştirecek on dört yıllık bir serüveni başlatacak.
Uranüs, küçük bir şeyin bir anda dünyaya yayılmasını anlatır. Jüpiter ve Uranüs, 14 yılda bir kavuşum yaşar. Girişim, yenilik, genişleme, keşif gibi konularla birlikte aynı zamanda Uranüs, ani ve birdenbire gelişen olaylar ve askeri patlamalar ile ilişkilendirilmiştir.
Kadim astrolog Richard Tarnas’a göre, ilk kavuşum büyük dönüşümü ve tabii ki zorlu meseleleri ortaya çıkarır. Takibinde bu mesele artık konumuz olur ve sonrasında göstergelerin birbiri ile açıları, o meselelerin evrimi üzerinde etki sahibi olmamıza vesile olur.
Ancak döngüler sadece negatif olayları içermezler. Döngüler, tıpkı hava değişimi gibi, insanlığın havasını değiştirebilen bir yapıya sahiptirler.
Döngünün içinde hangi konunun öne çıkacağına dair fikirler, önemli değişimlerin kapılarını açar.
• Müzik, sanat ve edebiyat, bu döngü tarafından beslenir ve geliştirilir.
• Moda, giyim, tasarım ve renk trendlerini belirleme gibi etkiler, bu döngü tarafından öne çıkarılır.
“Jüpiter büyüme, Uranüs ise beklenmeyeni bekle demektir. Tutulma sonrası gerçekleşen olaylar, tutulma haritasının belirlediği etkilerde çözülmeye ve irade ile geliştirmeye bağlı olarak çalışacaktır. Yani bu olay, Güneş Tutulması’nda bahsi geçen Sepherial’ın dediği gibi ulusların yöneticileriyle, krallarla, başkanlarla ve bütün düzenlerin yöneticileriyle bağlantılı olacaktır.”.
“Bu kavuşum Boğa burcunda gerçekleşeceğinden, işin içinde Venüs de olacaktır. O gün Venüs, tam Güneş tutulması derecesi olan 19 derecede Koç burcunda olacaktır.” “Venüs, kadınları temsil ederken aynı zamanda stratejiyi de ifade eder. Koç, askerlerle ilişkilendirilirken, Venüs rütbeli askerleri temsil eder. Bu durum, tam da Güneş tutulması olasılıkları ile örtüşmektedir.”
Kavuşuma dönersek, 14 yıl önce neler yaşandığına bir bakalım isterim. Wikipedia bilgilerine göre birkaç önemli olay şunlarmış:
• Kırgızistan’da Kırgızlar ve Özbekler arasındaki etnik isyanlar, yüzlerce kişinin ölümüyle sonuçlandı.
• Julia Gillard, İşçi Partisi liderlik oylamasında rakipsiz olarak seçildi ve Kevin Rudd’un istifasının ardından Avustralya’nın ilk kadın Başbakanı olarak yemin etti.
• Anonim ve gizli materyallerin çevrimiçi bir yayıncısı olan WikiLeaks, ABD’nin 2004’ten 2010’a kadar Afganistan’daki savaşa katılımı hakkında 90.000’den fazla dahili raporu halka sızdırdı.
• Airblue’un 202 sefer sayılı uçuşunu yapan uçak, Pakistan’ın başkenti İslamabad yakınlarında düştü ve uçaktaki 152 kişi hayatını kaybetti.
• 7.1 büyüklüğünde bir deprem, Yeni Zelanda’nın Christchurch kentini sallayarak büyük miktarda hasara neden oldu, ancak doğrudan ölüm olmadı.
• Almanya, Birinci Dünya Savaşı için son tazminat ödemesini yaptı.
• Endonezya’nın Orta Cava kentindeki Merapi Dağı yanardağının tekrarlanan patlamaları ve buna eşlik eden haşlayıcı gaz, pomza ve volkanik külün patlayan yanardağa inen piroklastik akışları, 353 kişinin ölümüne ve yüz binlerce kişinin tahliyesine yol açtı.
• Endonezya’nın Sumatra açıklarında meydana gelen deprem ve ardından gelen tsunami, 400’den fazla kişinin ölümüne ve yüzlerce kişinin kaybolmasına neden oldu.
• Tunus’ta bir sokak satıcısı olan Muhammed Buazizi’nin intihar girişimi, Arap dünyasında Yasemin Devrimi’ni ve daha geniş Arap Baharı’nı tetikledi.
Tabii ki, bu olaylar kavuşum Koç burcundayken yaşanmıştı. Şu an daha çok Boğa etkisini göreceğiz ancak Güneş tutulmasının da Koç’ta olduğunu göz önüne alırsak, bu ve benzeri olayların yaşanması olasılıklar arasındadır. Bekleyip göreceğiz.
Boğa burcundaki kavuşumun olasılıklarına bakacak olursak…
Astrolojik olarak, Uranüs-Jüpiter kavuşumunun etkileri coğrafi olarak geniş bir alanda hissedilebilir. Bu kavuşum, genellikle büyük değişimler, devrimler , genişleme ve yeniliklerle ilişkilendirilir. Belirtilen bölgelerde, Mersin ve çevresi, Güney Doğu Anadolu , Batı Karadeniz, Doğu Avrupa, Şam, Suriye, Yemen, Afrika kıtasının kuzeydoğusu, Baltık Denizi çevresi, Norveç, Kanada ve ABD’nin kuzeyi gibi, bu astrolojik etkileşimi daha güçlü yaşayabilir …
Jüpiter’in genişleme ve bolluk enerjisi, Boğa’nın maddi ve pratik doğasıyla birleştiğinde, bu dönemde finansal kazançlar, mülkiyet veya diğer maddi kaynaklarda artış olabilir. Ayrıca, bu dönemde yeni fırsatlar ve genişlemeler beklenir.
Uranüs’ün beklenmedik ve ani değişim enerjisi ise, bu dönemde sürprizler ve beklenmedik olaylar olabileceğini gösterir. Bu, finansal durumda ani bir değişiklik, beklenmedik bir kariyer fırsatı veya yaşam tarzında büyük bir değişiklik olabilir.
Ancak, Uranüs aynı zamanda belirsizlik ve istikrarsızlık getirebilir, bu yüzden bu dönemde ani değişikliklere hazırlıklı olmak önemlidir. Ayrıca, Uranüs’ün devrimci ve ilerici enerjisi, toplumda büyük sosyal veya politik değişikliklere yol açabilir.
Boğa burcu, stabilite, maddi güvenlik ve pratik konularla ilişkilendirilirken, Jüpiter bolluk, büyüme ve genişlemeyle ilişkilendirilir. Uranüs ise beklenmedik değişimler, devrimci enerji ve yenilikçilikle özdeşleşir.
Bu kavuşum, maddi konularda beklenmedik ve hızlı değişimleri, büyümeyi ve genişlemeyi, aynı zamanda da inovasyon ve radikal yenilikleri işaret edebilir. Finansal piyasalarda ani dalgalanmalar, teknolojik ilerlemelerin ekonomiye etkisi veya toplumda köklü değişiklikler gibi durumlar gündeme gelebilir.
Bireylerin kişisel yaşamlarında, bu kavuşum onlara yeni fırsatlar getirebilir ancak aynı zamanda mevcut durumlarında da ani değişikliklere neden olabilir. İnsanlar daha fazla özgürlük arayabilirler ve alışılmadık yollarla maddi güvencelerini sağlamak için çaba gösterebilirler. Ayrıca, bu dönemde toplumsal ve kültürel alanda da önemli değişimler yaşanabilir.
Örneğin; Tarım sektöründe otomasyon ve akıllı tarım uygulamalarının artması, Uranüs’ün astrolojik olarak devrimci ve yenilikçi etkileriyle ilişkilendirilebilir. Otomasyon ve robotik teknolojilerin kullanımının artması, tarım işlemlerini daha verimli hale getirebilir ve işgücü maliyetlerini azaltabilir. Akıllı tarım uygulamalarının yaygınlaşmasıyla birlikte, sensörler, drone’lar ve yapay zekâ gibi teknolojilerin kullanımı artarak tarım alanlarının verimliliğini artırabilir ve doğal kaynakların daha etkin kullanılmasını sağlayabilir.
Bu tür teknolojik yenilikler, sulama sistemlerinin toprak nemini ölçmesi ve otomatik olarak sulama yapması gibi uygulamalarla su tasarrufu sağlayabilir ve verimliliği artırabilir. Bu gelişmeler, tarım sektöründe Boğa burcunun temel özellikleri olan toprak, verimlilik ve maddi güvenlik ile de uyumlu olabilir. Çiftçilere ve tüketicilere hem ekonomik hem de çevresel faydalar sağlayarak, tarım sektörünün geleceğini şekillendirebilir.
Uranüs’ün astrolojik etkileri çerçevesinde gayrimenkul sektöründe beklenmedik olaylar ve değişikliklerin meydana gelmesi olasıdır. Doğal afetler gibi beklenmeyen durumlar, mülkiyet kayıplarına ve gayrimenkul değerlerinde düşüşlere yol açabilir. Gayrimenkul sahiplerinin mülklerinin güvenliği ve değerinin korunması konusunda önlemler almaları gerektiğini gösterir. Aynı zamanda, doğal afetlere karşı sigorta poliçelerinin güncel tutulması ve afet sonrası süreçlerle ilgili planların yapılması da önemlidir.
Teknolojik ilerleme ve yenilikler, Uranüs’ün astrolojik etkileriyle sıklıkla ilişkilendirilir ve bu durum, teknolojiye dayalı sistemlerdeki güvenlik açıkları veya altyapı sorunları gibi teknolojik riskleri de beraberinde getirebilir. Özellikle, hükümetlerin kritik altyapı sistemlerini dijitalleştirmesi ve internete bağlaması, bu sistemlerin güvenlik önlemlerinin yetersiz veya ihmal edilmesi durumunda ciddi sorunlara yol açabilir.
Bilgisayar korsanları, güvenlik açıklarını kullanarak altyapı sistemlerine sızabilir ve önemli hizmetleri devre dışı bırakabilir veya manipüle edebilir. Örneğin:
• Elektrik şebekesinin hacklenmesi, geniş çaplı elektrik kesintilerine ve kritik endüstriyel tesislerin zarar görmesine neden olabilir.
• Su arıtma tesislerinin hacklenmesi, içme suyu kaynaklarının kirlenmesine yol açabilir.
• Ulaşım ağının etkilenmesi, trafik kaosuna ve hatta ulaşımın felç olmasına neden olabilir.
Bu tür olaylar, teknolojik altyapının güvenliğinin ne kadar hayati olduğunu ve güvenlik önlemlerinin ne kadar önemli olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, kritik altyapıların dijitalleştirilmesi ve internete bağlanması sürecinde, güvenlik açıklarının proaktif bir şekilde yönetilmesi ve siber saldırılara karşı koruma önlemlerinin alınması gerekmektedir. Güvenlik açığı yönetimi, siber saldırılardan ve veri ihlallerinden korunmak için sürekli, proaktif ve genellikle otomatikleştirilmiş bir süreçtir ve genel bir güvenlik programının önemli bir parçasıdır.
Jüpiter’in eğitim ve akademik başarıyla ilişkilendirilmesi, eğitim sektöründe büyüme ve yeniliklerin olabileceğine işaret eder. Uranüs’ün etkisiyle, değişen eğitim modelleri ve teknolojiye dayalı öğrenme yöntemleri geliştirilmesi mümkündür. Eğitim teknolojileri şirketleri ve start-up’lar bu dönemde teşvik edilebilir ve desteklenebilir.
Yeni teknolojiler, özellikle sanal ve artırılmış gerçeklik, öğrenme deneyimlerini daha etkileşimli ve canlı hale getirebilir. Tarih derslerinde öğrencilere geçmişe dönük sanal turlar yapma veya bilimsel deneylerde artırılmış gerçekliği kullanma gibi yenilikçi uygulamalar geliştirilebilir. Bu tür teknolojik entegrasyonlar, öğrencilerin konuları daha derinlemesine anlamalarına ve daha etkili bir şekilde öğrenmelerine olanak tanır.
Eğitim alanında bu tür yenilikler, öğrencilerin ve öğretmenlerin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarına daha iyi yanıt verebilir ve eğitim kalitesini artırabilir. Ayrıca, bu teknolojilerin kullanımı, eğitimde fırsat eşitliğini artırabilir ve uzaktan eğitim gibi alternatif öğrenme yollarını daha erişilebilir kılabilir.
Kavuşum etkisi ile finansal piyasalarda volatilite olabilir, Volatilite fiyatların belirli bir zaman aralığında ne kadar geniş bir aralıkta ve ne sıklıkla değiştiğini gösteren bir ölçüttür.
Politik değişiklikler, vergi yasaları, merkez bankası faiz oranları gibi ekonomik faktörler, piyasalarda belirsizlik yaratıp yatırımcıların risk algısını artırarak volatiliteyi tetikleyebilir.
Hisse senedi piyasaları, vergi yasalarındaki değişikliklerin şirketlerin gelecekteki kazanç beklentilerini etkileyebileceği için bu tür haberlere hızlı tepki verebilir ve fiyat dalgalanmalarına yol açabilir. Tahvil piyasaları da benzer şekilde, merkez bankasının faiz oranlarında yapacağı beklenmedik değişikliklere duyarlıdır ve bu durum, tahvil fiyatlarında volatiliteye neden olabilir.
Döviz piyasalarında ise, politik değişiklikler ülkenin para biriminin değerinde ani değişikliklere ve dolayısıyla döviz kurlarında hızlı dalgalanmalara sebep olabilir. Bu durum, uluslararası ticareti etkileyebilir ve yatırımcılar için hem fırsatlar hem de riskler sunabilir.
Jüpiter ve Uranüs’ün boğada kavuşumu ayrıca, ekonomik sistemin köklü değişikliklere uğraması olasılığıdır.
Diyelim ki, bir ülke, geleneksel ekonomik modelinden tamamen farklı bir sisteme geçmeyi düşünüyor. Örneğin, serbest piyasa ekonomisinden planlı ekonomiye veya tersine bir modele geçiş yapılabilir. Bu tür bir değişiklik, ekonomik sistemin temellerini etkileyen derin ve kapsamlı bir dönüşüm anlamına gelir.
Jüpiter'in hukuk, dini mekanlar ve dış ilişkiler gibi alanları temsil ettiğini de göz önünde bulundurmak önemlidir. Uranüs ile kavuşması, bu alanlarda da beklenmedik değişikliklerin olabileceğini işaret edebilir. Örneğin, bir ülkede dini veya hukuki reformlar, siyasi değişiklikler veya uluslararası anlaşmaların beklenmedik bir şekilde yeniden düzenlenmesi gibi durumlar ortaya çıkabilir.
Jüpiter'in genişleme ve büyüme enerjisi, bazı durumlarda uluslararası ilişkilerde gerilimleri artırabilir ve savaş riskini artırabilir. Özellikle, kaynakların paylaşımı veya stratejik çıkarların çatışması gibi konularda gerilimlerin artması mümkündür.
Uranüs'ün beklenmedik ve radikal değişim enerjisi ise, beklenmedik ve ani olayların yaşanmasına neden olabilir. Bu tür ani değişimler, diplomatik ilişkilerde gerilimlere veya uluslararası krizlere yol açabilir ve dolayısıyla savaş olasılığını artırabilir.
Aynı gün Satürn 15 derece de Güney ay düğümü ile 150° açı yaparak sosyal çalışmaları, sendikal faaliyetleri ve askerlikle ilgili olayları tetikleyecektir.
Astrolojik açıdan, Güney Ay Düğümü ile Satürn arasındaki karşıtlık, bireylerin veya toplumların geçmişten gelen karmik zorluklarla, kısıtlamalarla ve sorumluluklarla yüzleşmeleri gerektiğini işaret edebilir. Güney Ay Düğümü, geçmişten getirilen alışkanlıkları, kalıpları ve karmaşık ilişkileri temsil ederken, Satürn sınırları, disiplini ve kısıtlamaları simgeler.
Güney Ay Düğümü ve Satürn'ün bu astrolojik konumlanması, geçmişten gelen karmaşık ilişkilerin ve kısıtlamaların göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgular. Mülteciler konusu da bu bağlamda önemli bir yer tutabilir. Geçmişteki uluslararası ilişkiler, savaşlar, siyasi çalkantılar ve ekonomik zorluklar, günümüzde mülteci krizlerine ve karmaşık göç hareketlerine neden olmuştur. Bu dönem , mülteci krizleri gibi küresel sorunlara daha etkili çözümler bulmak için daha fazla çaba sarf edilmesi gerekecektir.
Haritada, Arap noktası olan ölüm noktasının ay ve mc ye bir akışta olması, ülke liderlerinin ani ölümleriyle ilişkilendirilebilir ve sağlık, suikast veya savaş gibi faktörlerin rol oynayabileceği olasılıklar arasında yer alabilir. An haritasında ölüm noktası, Ay, zihni iç güdüyü ve hassasiyeti temsil ederken, MC (Gökyüzü Orta Noktası) kariyeri, halka açık statüyü ve liderlik pozisyonunu temsil eder. Dolayısıyla, noktaların etkileşimi, özellikle ülke liderleri gibi kamuya mal olmuş figürlerin ani ölüm riskini artırabilir.
Astrolojik olarak, bu tür bir konfigürasyon, liderlerin sağlık sorunlarıyla karşılaşabilecekleri veya dış tehditlere maruz kalabilecekleri bir dönemi işaret edebilir. Suikast girişimleri veya iç veya dış çatışmalar gibi faktörler, liderlerin hayatını tehlikeye atabilir. Bu nedenle, bu tür bir astrolojik konfigürasyon, liderlerin güvenliğine daha fazla önem verilmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerektiğini gösterir. Aynı zamanda, liderlerin kişisel sağlık durumlarını dikkatle izlemeleri ve gerektiğinde profesyonel tıbbi yardım alması da önemlidir.
Genel olarak, bu dönemde toplumun ve liderlerin geçmiş hatalardan ders çıkarması, sorumluluk alması ve disiplinle ilerlemesi önemlidir. Ancak, bu süreçte, yeni fırsatlar ve büyüme potansiyeli de bulunmaktadır.
"Geçmişin izleri, yarınlara ışık tutar; Sorumluluk ve disiplinle yoğrulduğunda, Yeni ufuklar açılır, büyüme filizlenir."
Kalın sağlıcakla…
